Kimin askeri olmamızı istersiniz?

Ülkede kafasına kukuleta takıp eline kılıç alıp ‘Osmanlı dönüyor’ diyen var. Yanlış anlaşılmasın eline kılıç alıp, minbere çıkan Ali Erbaş’tan bahsetmiyorum. Televizyonda Diriliş Ertuğrul izleyip elinde plastik kılıç alıp koltuktan koltuğa atlayan ‘Diriliş Ertuğrul’, ‘Payitaht Abdülhamit’ dizisi askerlerinden bahsediyorum.Balta ile dizi izleyen var. Onlar da kendisini Osmanlı askeri sanıyor.

Mesela Ak Gençlik var. MHP Gençlik Kolları var. Bu milliyetçi gençler kimin askeri? Atatürk’ün askeri mi? Osmanlı askeri mi? Ümmetin askeri mi?

Kara Harp Okulu'ndaki resmi mezuniyet törenin ardından teğmenlerin ''Mustafa Kemal'in askerleriyiz'' diye slogan atmaları ve kılıç çatmalarının ardından başlatılan soruşturmadan nasıl bir sonuç çıkacağı belli değil ama kınama cezasından ihraca kadar pek çok yaptırım konuşuluyor. 

Merak ettiğimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve ordumuzun ebedi Başkomutanına bağlılık yemini nasıl disiplinsizlik sayılıyor? Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti'nin devlet ve hükûmet başkanıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi adına Türk Silahlı Kuvvetlerinin başkomutanlığını, Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Türk milletinin birliğini temsil eder.

Mesela Harp Okulu’nu birincilikle bitiren ve bugünkü Başkomutana yani Cumhurbaşkanı’na yemin töreni sonrası ‘bağlıyız’ diye kendi aralarında slogan atsalardı yine disiplinsizlik cezası verilecek miydi?

Mesela bu durumdan hicap duyanlar bu gençlerin kimin askeri olmasını bekliyorlar? Teğmenler ‘Ümmetin askerleriyiz’ diye mi bağırmalıydı? 15 Temmuz hain kalkışmasında Atatürk’ün askeri olmayıp hizmetin askerleri olanların ülkeye verdikleri zararı gördük. 

Şimdi bu pırıl pırıl ordunun derece ile mezun olmuş genç subaylarını ordudan uzaklaştırıp üç harfli marketlerde kasiyer olarak mı görmek istiyoruz? 

Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, mezuniyet töreninin ardından kılıçla yemin eden teğmenlerin, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) itibarını zedelediği için Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edildiğini açıkladı.

Peki sarıklı ve cübbesi ile gezen amiral, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin itibarını zedelememiş miydi? 

Yazık, günah bu çocuklara kıymayın! 

Allah korusun, yarın onlara ihtiyacımız olursa ne yaparız? Sarıklı amiralin ya da televizyon dizilerini elinde balta ile izleyenlerin stratejileri ile memleket korunmaz. 

Hatta sokak röportajlarında izlediğimiz, “Görev versinler sabah Gazze’deyim” deyip “Yarın otobüs kaldırıyoruz isminizi yazalım mı” diye soran muhabire; “Ya şimdi benim romatizmam var” diyerek kaçan sözde vatanperver amcalara da güvenemeyiz.

Hele ki ABD Başkanı Biden’in giderayak Ukrayna'nın Rusya topraklarını Washington'ın sağladığı uzun menzilli füzelerle vurmasına yeşil ışık yaktığı, Rusya’nın nükleer silah kullanma tehdidi ve üçüncü dünya savaşı senaryoları konuşulurken…

Atatürk’ün askeri olmak siyasi bir söylem değil. AKP bunu belki meydanlarda duyduğu için muhalefetin sloganı sanıyor ama bu bir slogan değil. Bu ülkeye, ülkenin kurucusuna, bayrağına ilelebet bağlılık yemini aslında. 

Peki siz kimin askerlerinin sizi korumasını isterdiniz?