Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı çalışan anneler için “komşu anne” adında yeni bir proje başlatmış. Kreş yok, anaokulu yok… Evler küçük küçük kreşlere dönüşüyor, bakanlığın açıklamasına göre de “çocukların korunması ve nitelikli bakım hizmetlerine erişimin artırılması” amaçlanıyormuş.
Kulağa hoş geliyor değil mi? Çocuğu okula bırakmak yerine komşuya bırak, hem de o komşu evinde birden fazla çocuğa baksın. Hani neredeyse “çocuk bakımında alternatif film modeli” diye pazarlayacaklar!
Ama işte film burada kopuyor:
Bu “komşu anneler” nasıl seçilecek? Nasıl denetlenecek? Hangi güvenlik, hijyen, eğitim standartları uygulanacak? Türkiye’de zaten her gün kreşlerden, okullardan, bakım evlerinden şiddet ve skandal haberleri gelirken, bu projede çocukların güvenliğini kim garanti edecek? Olası bir kazada sorumluluk kimde olacak, komşu annede mi yoksa bakanlıkta mı?
İlk etapta Ankara’da 22 komşu anne adayı eğitim almış, hem de sadece 5 gün. Evet yanlış duymadınız: beş gün! Çocuk gelişimi, ilk yardım, bakım… Hepsi bu sürede hallediliyormuş. Hatta bakanlık, “ben komşu anne olmak istiyorum” diyene izin vermeyecekmiş, seçilenler halk eğitim merkezlerinden çocuk bakım eğitimi almış kişiler olacakmış. Çok güzel. Ama biz bu ülkede sahte diplomalarla meslek icra edenleri görmedik mi? Üç-beş günlük kurslarla verilen sertifikalara ne kadar güvenilir?
Asıl kaygı ise başka: Uzmanlar bu projenin tarikatlara alan açma ihtimalinden söz ediyor. Geçmişte başımıza bela olan “abiler, ablalar” şimdi “komşu anne” kılığında mı hayatımıza girecek? Belediyelerin açtığı kreşleri kapatmak kolay, sertifikalarını iptal edip kapıya kilit vurmak daha da kolay. Ama yan komşuya üç-beş belgeyle çocuk emanet etmek daha mı mantıklı?
Çocuk dediğimiz şey oyuncak değil. Evin salonuna serilen halının üstünde üç beş çocuğu oturtup “tamam, bakım hizmeti verdik” diyemezsiniz. Eğitimli, denetimli, sağlıklı kreşlerin yerine bu projeyi koymak bana kalırsa akıl dışı.
Umarız “komşu anne” projesi hayata geçmeden rafa kalkar. Çünkü hatanın neresinden dönülse kârdır. Çocuklarımızı sadece bir sertifika ile “komşu teyze”ye emanet etmek akıl değil, düpedüz kumar oynamaktır.
Çok Okunanlar
'Üstü İslam, altı Vatikan!'
Özgür Özel'den DEM Parti'den gelen tepkilere yanıt
Bahçeli'den Barzani'nin Şırnak ziyaretine 'Tek kelimeyle rezalettir' çıkışı
Erdoğan'a yakın 3 isme Meclis'te tepki
Ben demiştim
Derbiden Kazımcan'a çakmak fırlatan taraftar gözaltına alındı
Sözcü TV'deki değişim kayyum Gürsel Tekin'in hoşuna gitti
AKP'li Tayyar, '30 bin liralık seyyanen zammı' önce eleştirdi sonra hak verdi
Şener Üşümezsoy'dan yıllar sonra gelen Acun Ilıcalı itirafı!
A Haber, PKK elebaşı Öcalan'a 'Sayın Abdullah Öcalan' dedi!