Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
36,6287
Dolar
Arrow
34,8925
İngiliz Sterlini
Arrow
44,3362
Altın
Arrow
3006,0000
BIST
Arrow
10.125

Meme…

Türk toplumunun en büyük sorunudur meme…

Cennet anaların ayaklarının altındadır ama o anaların memeleri aynı zamanda toplumun ahlakına çevrilmiş tehlikeli birer silahtır. 

Türk insanı hiçbir şeyden korkmaz memeden korktuğu kadar…

Anadolu’nun simgesi Kibele heykelinin memeleri hep sansürlenmiştir mesela…

Meme öyle ayıp bir şeydir ki, cennet anaların ayaklarının altındadır ama ananın aç bebesini toplum içinde emzirmesi yasaktır… Çünkü ana bebesinin karnını doyurmaya çalışıp cennete daha geç intikal etsin diye uğraşırken, anasının memesi sayesinde hayatta kalan yobaz erkekler emziren kutsal ananın memesinden tahrik olurlar. 

Ve en zayıf oldukları şehvet duygusuna yenilmemek için kadını korkutup gerekirse bebeği aç bırakırlar.

Meme bizim milletimiz için bir beka sorunudur.

Hafta sonu A Milli Kadın Voleybol Takımımız ABD’de katıldığı Milletler Ligi turnuvasında ev sahibi Amerika karşısında müthiş bir galibiyet elde etti. 

Kızlarımız parkede şov yaparken tribünde de taraftarlarımız şov yapıyordu. 

Maçı yayınlayan TRT’nin kameramanı da coşku dolu taraftarlar arasında elinde Türk bayrağı ile sevinçten havalara zıplayan bir Türk kadınına çevirdi kamerasını… 

İşte ne olduysa o anda oldu. Çünkü sevinen kadın taraftarımız bir büstiyer giymişti ve sevinçten zıplarken göğüs dekoltesi görünüyordu. 

Ekran başındaki milyonlarca Türk, güneşi gören vampirler gibi erimeye başladı. 

Aman Allahım dünyanın en kötü şeyi olmuştu, devlet televizyonunda bir çift meme sallanıyordu. 

Tüm ülke panik halinde telefonlara sarıldı. Kimi TRT’yi arıyor, “Ne yapıyorsunuz kardeşim” diye fırça çekiyordu. Kimi sosyal medyada olayı köpürtüyor lanet okuyordu. 

Ne olacaktı şimdi? En korktuğumuz şey kadın memesi hem de TRT ekranlarında halkın gözüne sokulmuştu. 

Bir canlı yayında milletin ahlakı yerle yeksan olmuştu. 

TRT yöneticilerinin durumu daha da vahimdi. Onların paniği anlatılamaz…

Her an görevden alınabilirlerdi. Öyle ya Türk Milletine bir çift kadın memesi çevrilmişti, ahlak sükut etmişti. 

Hemen yüce Türk milletinden özür dilediler. 

Şaka gibi ama TRT ekrana meme görüntüsü yansıttığı için Türk Milletinden resmi bir açıklama ile özür diledi…

Milletle alakaları yok aslında, koltuklarını korumak için muhafazakar hükümete “Bizim suçumuz yok” mesajını resmi olarak vermek istediler.

Merak ediyorum kameraman ve rejideki TRT çalışanlarının başına ne geldi? 

Halen görevlerinin başındalar mı, yoksa Türk Milletinin ahlakını bozdukları için işlerinden oldular mı?

Dünyanın her yerinde spor müsabakalarında sevinen seyirciler arasında güzel kadınları, yakışıklı beyleri, öpüşen çiftleri, sevimli çocukları ekrana yansıtır televizyonlar. 

Bunun için özür dilemezler. 

Tam tersine depremde halk haber almaya çalışırken hükümetin onayını bekleyen, seçim zamanları muhalefete yeterince yer vermeyip sansürleyen, devletin değil iktidarın yayın organı olan, yandaş yapımcılara yalan yanlış tarihle alakası olmayan tarihi diziler çektiren, tüm programları yandaş yapımcılara veren, huzur hakkı diyerek milletten topladığı paraları peşkeş çeken televizyonlar özür diler. 

İnsan memeden değil bunlardan utanmalı, ahlak memeyle değil bunlarla çöker. 

Dünya tarihine geçtik.

Devletin bir kurumu ekranda sallanan meme görüntüsü yayınladı diye milletten resmi bir açıklama ile özür diledi yahu…

Hani deveye sormuşlar ya “Neren eğri” diye, o da başlamış ağlamaya… Bizimki de o hesap.  Bir meme yüzünden koparılan yaygara ve sonrasında yaşanan saçmalık kızlarımızın ABD seyahatine 13 saat iki büklüm uçması ayıbının önüne geçti. 

Kızlarımıza neden eziyet edildiği aslında o kadar açık ve net ki…

Parkede Türk kadınını temsil eden, başarıları sonrası ‘filenin sultanı değil Atatürk’ün kızları olarak anılmayı isteriz’ açıklamasını yapan, yaşam tarzıyla onların istediği kadınlardan olmayan kızlarımız tabii ki cezalandırılacaktı

Bir de üstüne meme görüntüsü eklenince yobazlar ayağa kalktı. Zaten bu spor dalında şortla oynayan kadınlar ahlakımızı bozmuyor muydu? Şimdi bir de tribünler eklendi bu ahlaksızlığa…

Şort yerine eşofman giyip başlarında türbanla parkeye çıksalar, müsabaka öncesi üç beş şeyh bozuntusunu ziyaret edip dua ederken fotoğraf çektirseler böyle mi olurdu?

Ya da futbolcular gibi tarikatlara katılsalar, iki laflarından biri inşallah, maşallah olsa, her sayı aldıktan sonra bir ellerini kalplerine koyup diğer elinin işaret parmağı ile göğü gösterseler bırakın business klas uçmayı hangarda yatan uçaklar bile tahsis edilirdi onlara…

Ama kızlarımız düzenin uşağı olmayı değil gerçek Türk kadınını temsil etmeyi seçtiler. 

13 değil, 23 saat bağdaş kurarak uçsalar gene göğsümüzü kabartırlar. Çünkü onlar Nene Hatunların, Kara Fatmaların, Halide Ediplerin torunu… Zorluklarla savaşmak ve pes etmemek DNA’larında var.

Helal olsun Atatürk’ün kızlarına…

Merak etmeyin Atamız da biz de sizinle gurur duyuyoruz. Tarih sizi sıkış tıkış uçuranları değil sizleri yazacak.