Eski Sovyet coğrafyasını konuştuğumuzda, Baltık Denizi'nden başlayıp Doğu Avrupa'ya, Kafkaslar'dan geçip Orta Asya'ya kadar uzanan çok geniş bir coğrafyayı kastediyoruz. Nispeten barışın hüküm sürdüğü Orta Asya'daki eski Sovyet ülkelerinden farklı olarak, Kafkasya'daki eski Sovyet ülkelerinde ve Avrupa Birliği'nin sınırlarında durum her zaman gergin olmuştur. SSCB'nin dağılmasının ardından bu ülkelerin kendi kimliklerini, etnik kökenlerini ve dillerini yeniden kurmaya (canlandırmaya) çalıştıkları bir sakinlik dönemi yaşandı. Ancak bu sakinlik uzun sürmedi.
Gürcistan'daki Gül Devrimi (2003), Ukrayna'daki Turuncu Devrimi (2004), Moldova'daki Twitter devrimi (2009) bu ülkelerinin siyasi hayatını derinden sarstı. Bütün bu devrimler Rusya tarafından eski Sovyet ülkelerinin güvenliğine doğrudan bir tehdit ve bu devletlerin iç işlerine bir müdahale olarak görülüyordu. Bunu Ukrayna'daki Euromaidan isimli protestolar izledi. Ardından Kırım'ın ilhakı ve Donbass'taki savaş ortaya çıktı. Şubat 2022'de Ukrayna'da savaş başladığında jeopolitik kazan taştı ve bu durum hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının habercisiydi. Bu savaş, insanlığın kaderini belirlemesinin yanı sıra eski Sovyet devletlerinin siyasi ve ideolojik önceliklerini de sıfırladı. Avrupa Birliği'nin ya da NATO'nun "bölgesel ilerlemesi" Rusya tarafından Rusya için büyük bir tehlike olarak görülüyor. 2024 yılındayız ve Rusya'nın çıkarlarıyla Batı'nın eski Sovyet ülkelerindeki çıkarlarının nasıl çatıştığını görebiliyoruz.
Üç ülke Moskova'nın nüfuz alanını tamamen terk etmek istiyor. Ancak Rusya Federasyonu, eski SSCB'nin varlıklarının kendi nüfuzundan kurtulmasını tasavvur etmiyor. Çünkü bunlar Rusya'nın hayati stratejik "nüfuz bölgesi" olarak değerlendiriliyor. Baltık Devletlerinin SSCB'den ayrıldığı an, Rusya'nın görüşüne göre benzersiz ve tekrarlanamaz. Yani başka hiçbir ülke Baltık ülkelerinin kaderini tekrarlamayacak.
MOLDOVA
Moldova Cumhuriyeti'nin şimdi Avrupa yanlısı bir başkanı ve hükümeti var. Cumhurbaşkanlığı seçimleri 20 Ekim'de yapıldı. Aynı zamanda Avrupa Birliği'ne katılım için Anayasa değişikliği referandumu yapıldı ve bu sınır ancak yüzde 50,35 oyla aşıldı. Her ne kadar Rusya, Moldova topraklarında benzeri görülmemiş bir hibrit savaş başlatmış ve hileli planlarla vatandaşların oylarını satın almaya çalışmış olsa da, Moldova Cumhuriyeti Anayasası değiştirilecek ve ülkenin AB’ye entegre olmayı amaçladığı belirtilecek. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu 3 Kasım'da yapılacak. Mücadele, her ikisi de Moldova vatandaşı ve aynı zamanda Romanya vatandaşı olan mevcut başkan Maia Sandu (Batı tarafından desteklenen) ile Alexandru Stoyanoglo (Rus yanlısı güçlerin adayı) arasında gerçekleşecek. Yani Moskova'nın desteklediği aday aynı zamanda AB ve NATO üyesi Romanya'nın da vatandaşı. Bu mümkün mü? Dünyanın o bölgesinde her şey mümkün gibi görünüyor.
GÜRCİSTAN
Gürcistan'da geçen Cumartesi günü yapılan seçimleri iktidardaki Gürcü Rüyası partisi %53,9 oy alarak seçimi önde bitirdi. Muhalefet koalisyonu ise %37,7 oy aldı. Batı yanlısı muhalefet partileri, iktidardaki Gürcü Rüyası partisi lehine hile yapıldığını öne sürdükleri oylamanın sonuçlarını tanımayı reddediyorlar. Yani şu anda Gürcistan'da Rusya yanlısı bir hükümet ve Avrupa yanlısı bir başkan var. Bu nedenle maksimum gerilim içinde bir ortam var. Gürcistan Devlet Başkanı Salome Zurabishvili, seçim sonuçlarını "gayri meşru" olarak nitelendirdi ve "özel bir Rus operasyonundan" söz etti. Ancak Kremlin bu iddiayı yalanladı. Bu arada, Gürcistan cumhurbaşkanının aynı zamanda Fransa vatandaşlığına da sahip olduğunu belirtmeliyiz. Gürcü Rüyası'nın başkanı Bidzina Ivanishvili'nin de hem Gürcü hem de Fransız çifte vatandaşlığı var. Bazı kaynaklar onun aynı zamanda Rus vatandaşlığına da sahip olduğunu söylüyor. Çoğu 1990'larda Rusya'da elde edilen 5 milyar ABD doları tutarındaki resmi serveti, Gürcistan'ın GSYİH'sının %20'sine denk geliyor ve bu da onu açık ara ülkenin en zengin adamı yapıyor.
UKRAYNA
Ukrayna'da 2019'dan bu yana, yurtdışında alkışlanan ancak içeride giderek daha fazla eleştirilen Avrupa yanlısı bir cumhurbaşkanı iktidarda. Neredeyse 3 yıl süren savaşın ardından Ukrayna'nın Avrupa hayali belirsiz ve NATO üyeliği neredeyse yok oluyor. Rusya Federasyonu, yeni bölgesel sınırlamalar elde etmek için Ukrayna'da savaş başlattı. Çünkü Ukrayna'nın Batılı yapıların parçası olma planlarını ancak bu şekilde engelleyebileceğini düşünüyor. Kuzey Koreli askerlerin de Rusya tarafına katılma ihtimali göz önüne alındığında, bu savaş, yavaş ama emin adımlarla genişleme riski taşıyor.
Eski Sovyet ülkelerinde kaos çok çabuk ortadan kalkmayacak. Çünkü insanlar (seçmenler) oylarını her zaman jeopolitik kriterlere göre kullanmışlardır. Bu ülkelerde şiddetli bir hibrit savaşa (Moldova, Gürcistan) veya savaş alanında gerçek bir savaşa (Ukrayna) dönüşen iki taraf var. Birbirinden tamamen farklı iki sistemden bahsediyoruz: Demokratik Batılı sistem (tüm eksikleriyle birlikte) ve otoriter (Rus) sistem.
Rus politikacılar, eski Sovyet devletlerinden söz ederken, konuşmalarında sıklıkla "her ülkenin seçim yapmakta özgür olduğunu" ve "Rusya'nın iç işlerine karışmadığını" iddia ediyorlar. Ancak hepimiz Moskova'nın komşularını kontrol etmeye kararlı olduğunu görüyoruz. Aynı şey Batılı güçler için de söylenebilir. Asıl amaç, büyük uluslararası aktörler arasındaki etki alanlarının sınırlandırılması ve kontrol edilmesidir. Bu gibi durumlarda ise halkın fikri daha az önem taşır.
Çok Okunanlar

İmamoğlu İnşaat'ın yeni yönetimi belli oldu!

Eski Devlet Bakanına 'CHP'ye kayyum' teklifi iddiası

Gelinim Mutfakta 18 Nisan Cuma puan durumu: Bugün kim elendi?

Ali Koç Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ne konuştu? Ziyaretin detayları ortaya çıktı

İşte CHP'ye kayyum iddiasının perde arkası...

Bugün hangi maçlar var? 18 Nisan Cuma kimin maçı var, saat kaçta?

Erdoğansız AKP eriyor

Mazlum Kobani’nin koluna ilk kim girecek?

Otobüste 'öpücük verme' kavgası, kadın çileden çıktı

Asgari ücrete ara zam gelecek mi? Yeni rakamı açıkladı