Dünyanın dört bir yanında medya yayıncılarının ortak bir sorunu var. Çünkü arama motorları ve sosyal medya nedeniyle dağıtımda kontrolünü kaybeden medya endüstrisinin altındaki toprak şimdi de AI ile her geçen gün daha fazla kayıyor. Daha önce de yazdığım gibi ChatGPT, Sora ve Meta AI gibi araçların yaygınlaşması medyanın tüm dağıtım sisteminin yeniden kurulması ve düzenlenmesi demek.
Google’ın arama motoru modeli çöküşünün başlamasının ardından AI ile başlattığı yeni arama modeli ve diğer teknoloji şirketlerinin AI aramaları ve AI arayüzü ile ilgili yeni projeleri yeni tartışmalar başlattı. Bu durum gerçekleştiğinde kendi kullanıcılarına doğrudan ulaşabilen özerk yapılar olmaktan çıkan yayıncılar ise AI’nin sağladığı arayüzlere bağımlı içerik tedarikçilerine dönüşecek. Bu dönüşümü anlamak için medyanın ekonomi-politiği çerçevesinden bakmak gerekiyor. Aşağıda genel olarak bu kırılmayı inceleyeceğim.
YAYINCILAR İÇİN AL ORTAMININ DEĞİŞEN DİNAMİKLERİ
AI kullanımındaki sıçrama ile özellikle genç kuşaktaki medya tüketimi davranışsal bir değişim gerçekleştirdi. Klasik medya kaynaklarının yerini önce sosyal medya şimdi de AI arayüzleri alıyor. Sohbet robotları yeni başvuru arayüzü haline geliyor. Gençler bilgiyi artık webden aramıyor, AI çıktısı ile elde ediyor. Her yeni teknoloji ortamı işleyişi dönüştürürken haber tüketimi AI ile aracılılaşıyor. Bu da arayüzü kontrol edenin bilgi ve haber akışını da kontrol edeceği anlamına geliyor. 2028’de AI aramasının klasik arama motoru aramasını geçeceği öngörülerinde bulunuluyor. Haberin, arayüzün içindeki veri ve içeriğe dönüşeceği yapıda yayın alanındaki yeni eşikçiler AI ve arayüzünü üreten şirketler olacak. Peki uzun yıllardır arama motorları iş modelinden üretilen gelire bel bağlayan endüstri aynı hataya düşecek mi?
AL YANTLARININ GÜVENİLİRLİK SORUNLARI
EBU’nun araştırması AI yanıtlarının yaklaşık %45’inin hatalı bilgi içerdiğini gösteriyor (ebu.com). Kaynak sorunları, halüsinasyon, güncellik problemleri sürüyor. Bu aslında bilgi sosyolojisinde Clay Shirky’in “algoritmik otorite” kavramıyla anlatmak istediği sorunu büyütüyor. AI, kaynağını açıklamıyor, seçtiği bilgiyi kendisi belirliyor ve hatalarını denetleyecek bir kamusal mekanizma yok. Başvuru arayüzü olan algoritmalar, hatalı olsalar bile otorite kazanıyor. Çünkü kullanıcı, yanıtın arkasındaki kaynakları değil, hızını ve akıcılığını görüyor. Üretilen bilginin hatalı olması, gizli AI katmanlarda yeniden üretilmesi ve AI sistemlerinin hataları kendi eğitim döngüleriyle geri beslemesi en nihayetinde bilginin çürümesi anlamına geliyor.
''KAZANAN HER ŞEYİ ALIR'' RİSKİNİN DERİNLEŞMESİ
Ekonomi-politik literatürde platform kapitalizmi (Srnicek) en temelde platformlaşma ve platform ekosisteminde tekelleşmenin hızla arttığını anlatır. AI şirketleri tarafından tarayıcı, asistan ve uygulama ekosistemlerinin kurulması platform kapitalizminin yeni aşamasıdır. Bugün büyük kurumsal medya şirketlerinin lisan ve telif işbirliği ile AI platformlarında daha fazla yer almasıyla küçük yayıncıların görünmezleşmesi, içerik üretimi artarken içerik dolaşımının ve dağıtımının tekelleşmesi dijital ekonomide kazananın herşeyi aldığı durumu daha da tetikliyor. OpenAI–Schibsted anlaşması (schibsted.com) örneğinde olduğu gibi, belirli yayıncıların yazıları ve görüşleri AI arayüzlerinde öne çıkarılıyor. Bu da “tarafsız teknoloji” masalını çöpe atıyor. Bu bağlamda en iyi içeriği üretmek yetmeyecek, en iyi arayüz katmanına sahip olmak gerekecek. Google’ın AI özetleriyle bazı yayıncıların trafiğinin %40 düşmesi bunun pratik ilk kanıtıdır. Yayıncılık sektörünün bu dönüşümü yalnızca trafik düşüşü olarak görmeye devam etme lüksü yok. Ancak bugün birçok küresel büyük medya şirketi dahi AI temel modellerini oluşturacak finansal altyapıya sahip değil. Sektörün geri kalmamak için tercihi ise yine AI şirketlerinin hazır çözümleri.
MEDYADA YAPAY ZEKADAN YAPAY ZEKADA MEDYAYA GEÇİŞ Mİ?
Bu sorunun yanıtı kısaca medya teorisinde ortamın özneleşmesiyle ilişkilidir. AI’nin içeriğe erişim kanalı, içeriğin biçimlendiricisi, içeriği dağıtan, içeriği kişiselleştiren, içerik üzerinde ticari kontrol sağlayan aktör olmasıdır. Yani kullanıcılar internet sitelerine gitmez; internet siteleri kullanıcıya AI aracılığıyla gelir. Tarayıcıya entegre sistemlerle AI bir medya tüketim arayüzü ve hatta işletim sistemi haline gelir. İçerik AI yanıtının bileşeni olurken, kullanıcı içeriği kişiselleştirilmiş AI asistanları üzerinden alır. Böylece haber yayıncıları ortamdan, bağlamdan, marka değerinden koparak AI içinde çözünür. Bu gerçekleştiğinde medya, AI platformuna içkindir ve içeriğidir.
YAPAY ZEKA'NIN AKTÖR OLARAK YÜKSELİŞİ: YENİ ARACILARIN ÇAĞI
Otonom aktörler aynı zamanda eyleyen birimlerdir. Aktör ağ teorisine göre (B. Latour) insanların dışındaki varlıklar -bu durumda AI ve makineler- birer aktördür ve eyleyicilik insanlar ile teknolojik nesneler arasında devredilebilir. Yani bir görev, karar veya eylem bir nesneye/teknolojiye yüklenebilir. Örneğin aktör olarak AI, kullanıcı adına hangi bilgiye bakılacağına, hangi içeriği “güvenilir” bulacağımıza, hangi habere hiç ulaşamayacağımıza bizim adımıza karar verebilecek duruma geliyor. Yayıncılıktaki sonuçları insan okuyucu trafiğinin azalması AI trafiğinin artmasıdır. Yayıncı için içeriğin gerçek muhatabının insandan AI’ye geçmesidir. Zaten uzun süredir dönüşen haber değer zincirinin daha da aracı katmanlara kaymasıdır. Bu durumda yayıncılar içeriklerini ve haberlerini hem insan kullanıcı hem de AI için optimize etmek zorunda kalır. Bu ise W. L. Bennett’in endeksleme teorisindeki haberde karar alıcılığın siyasi elitler ve politika yapıcılar arasında “sadece seçkinler arasında bir tartışmanın varlığı…” tespitini küresel teknoloji şirketlerinin arasındaki rekabete kaydıracaktır. Sonuç olarak AI teknolojisi üreten şirketlerin insafına kalan medya çift yönlü indeksleme sistemine geçecektir. Yani insan son kullanıcı ve AI aktörüne göre yapılacak ikili bir indeksleme.
Kısacası yayıncıların karşısında duran acı gerçekler şunlar: İçerik önemli ama içeriğe erişilen arayüz daha önemli hale geliyor. AI arayüzünü kontrol eden AI şirketleri haber sistemini kontrol eder hale gelecek. Medya kendi ürettiği değerin mülkiyetini kaybedip eşik bekçiliği ve kamu alanındaki rolünü ara yüz şirketlerine devrederken, ekonomik konumunu koruyabilmek için içeriklerini büyük oranda AI platformları ve şirketlerine göre optimize etmek zorunda kalacak.
Bilimsel kavramlarla özetlersek:
• Bu bir platform kapitalizmi yoğunlaşmasıdır.
• Bu bir algoritmik otorite inşasıdır.
• Bu bir dijital bilgi çitlemesi sürecidir.
• Bu iletişim, haber ve bilgi alanının küresel birkaç AI şirketine devridir.
Eğer medya bu süreçte yalnızca ve hala trafik kaybına odaklanırsa kendi varlığının tasfiye sürecine seyirci kalmış olacak. Bilgi üreticilerinin görünmezleştiği görünmez bilgi işleyicilerinin -AI platformları ve şirketleri- arayüz gücüyle haber sistemini kontrol ettiği süreç, ekonomi politik açıdan bilginin metalaşmasının yeni ve son aşaması olarak okunabilir.
Bu tabloya iyimser ve genel haliyle sadece “medyada dijital dönüşüm gerekli” diyenler yanılıyor. Bu tablo medya içindeki dijital tekelleşmenin artması ve hatta teknoloji şirketlerinin medya endüstrisi ve yayıncılık sektörü üzerindeki dijital tahakkümüdür.
Tek cümleyle bitireyim:
Arayüzü kontrol eden bilginin üretimi, dağıtımı ve bunun gelirini kontrol eder ve bugün arayüz, AI şirketlerinindir.
Çok Okunanlar
Bilal Erdoğan uyarısı ortalığı karıştırdı
Teğmenler Youtube kanalı açtı, merak edilen soruları yanıtladılar!
Abdullah Öcalan'ın İmralı görüşmesindeki planı
Fatih Altaylı kararına AKP cephesinden ilk tepki geldi
'Devlet Politikası' veya 15 yıl sonra teröristbaşının isteklerinin karşılanması!
CHP lideri Özel, AKP'nin İmralı teklifini ifşa etti!
Yeni asgari ücret Ankara kulislerinden sızdı!
Toplumun barometresi ve CHP'nin 'sedatif' etkisi
Özgür Özel'den Kılıçdaroğlu'na yanıt geldi
Fatih Altaylı kararına AKP'li isimler de tepki gösterdi