Geride bıraktığımız yıl, yoksullaşan ve yoksunlaşan insan

2023 çok zor bir yıl oldu. İş yerinde mesai arkadaşlarımız, eşimiz, dostumuz, komşumuz, okul arkadaşımız, sokakta selam verdiğimiz insanlar, alışveriş yaptığımız esnaf… Yüzler gülmüyor, toplumun büyük kesimi mutsuz.

Pandeminin etkileri, 6 Şubat depremlerinin yıkıcı etkileri ve acıları, derinleşen ekonomik kriz, hukuk alanında akla sığmayan uygulamalar, eğitim alanında artan gerici uygulamalar ve daha nicesi…

Giderek yoksullaşan ve yoksunlaşan insan…

Bölgemiz başta olmak üzere emperyalizm eliyle kışkırtılan çatışmalar ve savaşlar… İsrail’in Filistin halkına yönelik bitmeyen, hatta soykırıma varan zulmü…

2023 yılını böyle uğurladık…

Ama hiç unutamadığım kareler oldu 2023’te. Hafızaya mıh gibi kazınanlar…

6 Şubat depreminde enkaz altında kalan kızının elini tutan ve bırakmayan babanın fotoğrafı ve yüreklerimizdeki acısı… “Ben prensesimi kurtarmak için çıplak ellerimle kazmaya çalıştım, ama sonunda enkaza bırakmak zorunda kaldım” sözleri…

Gidenlerin acısı yüreklerde bu kadar tazeyken, deprem bölgesinde insanlar halâ büyük zorluklar yaşıyor. Bir deprem ülkesi olan yurdumuzda geçen 1 yılda neler yapıldı, ne kadar yol kat edildi? Bu soruları hepimiz sormalıyız!

Asgari ücret tespit toplantısına katılan işçinin sözlerini de unutamıyorum.

“Bizim çocuklarımız da var. İster istemez bizim çocuklarımız da meyve yemek istiyor. Bizim çocuklarımız da peynir yemek istiyor. Bunları yiyemiyor. Gelişimleri zayıf oluyor…

Çocuklarımız okula gidiyor, 10 lira para istiyor veremiyoruz...”

Bu sözler asgari ücretle geçinmeye çalışan pek çok emekçinin durumunun özeti bir bakıma. Hemen her dönem krizin faturasını ödemeye zorlananlar emekçilerin…

Ve dünyanın gözü önünde bir halk katlediliyor…

Gazze’deki Sağlık Bakanlığı’nın verdiği bilgilere göre, 7 Ekim’den itibaren 88 günlük süreçte İsrail saldırılarında 22 bin 185 Filistinli öldü. Yaralananların sayısı 57 bin 35. Öldürülenlerin yüzde 70’i kadın ve çocuk!

Filistin halkının 70 yılı aşkın bir zamandır yaşadığı zulme karşı çıkmak ve onların yanında olmak insani bir tavırdır. Adına; Büyük Ortadoğu Projesi (BOP), Büyük İsrail, Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi (GOKAP) ne derse denilsin, emperyalizmin planları ve çıkarları için beslenip büyütülen İsrail’in Filistin halkına yönelik soykırımına karşı Türkiye’de ve tüm dünyada protestolar yapılıyor. İsrail’i durduracak yaptırımlar ve boykotlar, diplomatik girişimler arttırılmalıdır.

Filistin’in, Filistin halkının var olma mücadelesinin yanındayız. Bu mesele insanidir. Bu bağlamdan koparılıp suistimal edilmesi kabul edilemez.

Felaketle geldi 2023... Büyük bir acıyla başladı.

Çok zor bir yıl oldu.

2024 daha da zor bir yıl olacak…

Karamsarlık, kötümserlik, kaygılar, sıkıntılar bir yanda. Ama umut da diğer yanda. ‘Umut’ derken; yaşadığımız dönemi, koşulları olduğundan başka göstermek, içi boş bir ‘güzelleme’ yapmak çabasında değilim. Yaşam sürdükçe çelişkiler de sürecek. Bir yanımız “Yaprak dökerken”, bir yanımız “bahar bahçe”…

Bunca yaşananlara rağmen, asırlık çınarımız Cumhuriyetimiz ve onun kurucusu büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün halâ bizleri birleştirdiğine tanık oluyoruz. Umudumuzun kaynağı 100 yılı aşan bu miras ve aydınlanma birikimidir.

Not:

Ülkemizde son günlerde “hilafet” ve “halifelik” tartışmaları sürüyor. Halifeliğin ne olduğu, nasıl alındığı ve nasıl kaldırıldığı konusunda bilgi sahibi olmak isteyenler, tarihsel arka planını merak edenler için tarihçi-yazar Mahmut Goloğlu’nun kaynak kitabı “Halifelik” (Tarihçi Kitabevi, 2012)’i okumalarını öneririm.