Güldünya Tören 22 yaşında... Akrabasının tecavüzüne uğradı hamile kaldı. Karnı büyüyünce İstanbul'a kaçtı. Ama töre peşini bırakmadı. Aile meclisi infaz emrini vermişti. İki kardeşe görev verildi. İstanbul'a gelen kardeşlerden biri ablasını dışarı çağırdı diğeri ise ateş etti. Bacağından yaralanan Güldünya hastaneye kaldırılırken kardeşleri ise kaçtı. Güldünya daha sonra sevk edildiği Bakırköy Devlet Hastanesi'ndeki acil odasında kardeşleri tarafından iki kurşunla başından vurularak öldürüldü. Töre cinayetlerinin ve kadın cinayetlerinin sembol ismi olan Güldünya'nın ölümünün üzerinden 20 yıl geçti.
Bitlis'te başlayan hikayesi, Türkiye'de şiddet gören kadınlar için örnek gösterildi. İşte Güldünya, öldürülmeden hastane odasında fotoğrafını çekip röportaj yapan da bendim. O dönem Sabah Gazetesi'nde muhabir olarak çalışıyordum. İnfaza 5 kala Güldünya neler anlatmıştı? Bitlis'te başlayan hikayesi İstanbul'da kardeşleri tarafından infaz edilmesiyle son bulmuştu. Öldürülmeden saatler önce yaralı olarak kaldırıldığı hastanede neler anlattı? Kendisine kurşun sıkan kardeşlerinden neden şikayetçi olmadı. Öldürüleceğini hangi sözlerle anlattı? Şimdi Güldünya Tören'in o gün anlattıklarını sizler için kaleme aldım.
İstanbul dahil birçok ilde Türkiye gündemine oturan çok sayıda kadın cinayetini takip edip haber yaptım. Ama beni en fazla etkileyen ise Güldünya Tören cinayetiydi. 26 Şubat 2004 günü akşam saatleriydi. Halkalı'da bir intihar konusuna bakıyordum. Bu sırada bir polis memuru arkadaş telefonla beni aradı. Bir kadının silahla yaralandığı ve Sefaköy'de bulunan özel bir hastaneye gittiğini söyledi. Bende Halkalı'da başka bir konuya bakıyordum. Hemen elimdeki işi bırakıp bahsedilen hastaneye gittim. Kısa bir araştırmadan sonra kadının kardeşleri tarafından bacağından vurulduğunu öğrendim. Ne yapıp ne edip yanına girmeliydim ve fotoğraf çekip röportaj yapmalıydım. Bir ara koridorun boşaldığını görünce odaya girdim. Beni görünce şaşırdı. Gazeteci olduğumu söyledim. Neler olduğunu kardeşlerinin neden vurduğunu sordum. Belki de başından geçenleri ilk kez yeni gördüğü birine anlatacaktı.
Güldünya'yla röportaja başlamadan önce fotoğraf çekmek istediğimi söyledim. Kabul etti. Nereden bilebilirdik o iki kare fotoğraf karesinin Güldünya'nın hayata son bakış fotoğrafı olduğunu... Fotoğraf çekimi bittikten sonra Güldünya anlatmaya başladı. "Akrabam Servet Taş'ın tecavüzüne uğradım. Kendisi evli. Hamile kaldım. Karnım şişince aileme durumu anlatmak zorunda kaldım. Servet'e kuma vermek istediler. Ancak kabul etmedim. Bunun üzerine İstanbul'da bulunan Mehmet amcamın yanına gönderme kararı verildi. Ben İstanbul'a geldikten bir süre sonra amcama telefon geldi. O an anlamıştım. Aile meclisi toplanmış ve kararı vermişti. Beni öldüreceklerdi. Bunu da amcamla paylaştılar. Ne yapıp edip oradan kaçmalıydım. Hemen aklıma köyümüzde imamlık yapan Alaattin Ceylan geldi. Kızı Keramet'le irtibat kurdum. Sonra da onların yanına geldim. Aralık ayında da çocuğum dünyaya geldi. Benim artık yaşamla ilgili umudum kalmamıştı. O nedenle oğlumun adını 'Umut' koydum. Çocuğu olmayan bir aileye evlatlık verdim. Çünkü beni öldürecekler. Bari oğlum yaşasın. Aile meclisi toplanmış ve benim infaz kararımı vermişlerdi. Beni öldürme görevini de kardeşlerime vermişler. Onlar beni çok severler ben de onları çok severim. Kardeşim İrfan beni aradı dışarı çık seni almaya geldim dedi. Ben de dışarı çıktım. O sırada yolun karşısında kaldırımda diğer kardeşim Ferit vardı. Göz göze geldik. Silahı ateşlemeye başladı. Bacağımdan vurulunca yere düştüm. Kardeşlerim kaçmaya başladı. Yanlarında kaldığım aile olan Alaattin Ceylan gelerek beni hastaneye getirdi. Bacağımdan vuruldum. Az önce ifade verdim. Beni vuranları görmediğimi, tanımadığımı söyledim. Kardeşlerimden şikayetçi olamam. Çünkü bunun adı 'Töre'. Bundan da kurtuluşum yok. Aile meclisi kararı verdi. Şimdi öldüremediler, yarın olmazsa bir ay sonra 1 yıl sonra mutlaka öldürecekler dedi Güldünya... Ne kadar yalvardıysam ifadesine ek yaptıramadım. Güldünya'ya gel ateş edenin kardeşlerin olduğunu ve bunun töre olduğunu resmi ifadende söyle ki koruma altına alınasın. Hastane de yattığın sürece odanın önünde polis beklesin dedim. Ancak Güldünya 'Hayır' diyerek kardeşlerini korumaya devam etti. Ben de hastaneden ayrıldıktan sonra evime gittim. Sabahta Balmumcu'daki gazeteme giderek haberi yazdım. Bir süre sonra gazeteci arkadaşlarımdan biri yanıma gelerek 'Müslim Bakırköy Devlet'te bir kadın töre yüzünden öldürülmüş. Gayrettepe'deki gazeteci arkadaşımı aradım. O an aklıma Güldünya olduğu gelmedi. Şubede görev yapan arkadaşımı aradığımda olayı doğruladı ve adının da Güldünya Tören olduğunu söyledi. Yazı İşlerine giderek müdürüme Güldünya'nın öldürüldüğünü söyledim. İşte Güldünya'nın söylediği gibi kalem kırılmış ve karar verilmişti. O an başarılı olamamışlardı ama sadece 12 saat geçmeden iki kardeş hastane odasına gelerek Güldünya'nın başına iki el ateş edip olay yerinden kaçmışlardı. Peki kardeşler Güldünya'nın bu hastaneye sevk edildiğini nasıl öğrenmişlerdi. İşte kardeşlere Güldünya'nın yanında refakatçı olarak kalan amcası Mehmet Tören'in söylediği belirlenmişti..
Tam 20 yıl geçti üzerinden. Zülfü Livaneli dahil birçok sanatçı Güldünya'yla ilgili şarkı yazdı. Belgeseller yapıldı, tiyatrolar oynandı. Bitlis'te başlayan ve İstanbul'da ölümle sonuçlanan kadın cinayetlerinin, töre cinayetlerinin sembol ismi oldu Güldünya. Oğlu Umut şu an 20 yaşında. Tecavüz eden Servet Taş 14 Ekim 2011 yılında Güldünya'nın babası Şerif Tören tarafından öldürüldü. Güldünya'yı öldüren kardeşi Ferit Tören ise cezaevinde 29 Şubat 2012 yılında kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Kadın Cinayetleri Durduracağız Platformu'nun sitesindeki verilere göre ocak 2024'de 31 kadın, şubat 2024'de ise 36 kadın öldürüldü. Kadın cinayetlerinin hiç olmadığı bir gün dileğiyle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun.
Çok Okunanlar
Gelinim Mutfakta kim elendi? 10 bileziği kim aldı? 22 Kasım 2024 puan durumu
Fenerbahçe En-Nesyri için Al-Nassr'den gelen rekor bonservisi reddetti
22 Kasım 2024 burç yorumları
BEDAŞ 22 Kasım'da İstanbul'da elektrik kesintisi yaşanacak mahalleleri açıkladı
Netenyahu'yu tutuklayacak ülkeler belli oldu!
Lüks araba markası Jaguar logosunu neden değiştirdi? Yeni logosu ne oldu?
Bakan Yusuf Tekin'den Teğmen Ebru Eroğlu ve diğer teğmenleri kurtaracak karar!
21 Kasım 2024 reyting sonuçları: Perşembe günü hangi yapım birinci oldu?
Mauro Icardi’nin Greeicy ile kulis paylaşımı Nara’yı çileden çıkardı
İsmi Fenerbahçe ile anılıyordu: Al Nassr'da flaş Talisca gelişmesi