Film değil gerçek!

Bir telefon geliyor ve karşınızdaki size 'Hannibal"ı yakaladık diyor. Ne düşünürsünüz. İşte Haziran 2003 yılında bana bir telefon geldi. O dönem sabah gazetesinde çalışıyordum. Arayan polis memuruydu. "Acele Bakırköy Asayiş Büro'ya gel Hannibal'ı yakaladık" dedi. Hemen yola çıktım. Çünkü şaşırmıştım. Şaka mı yapıyorlar, yoksa gerçek mi diye de merak etmiştim. Çünkü hannibal demek benim için filmden ibaretti. Hannibal dediğinde, Anthony Hopkins'in canlandırdığı 'Hannibal Lecter' karekteri gözümün önüne geldi.

Bakırköy Asayiş Büro Amirliği'ne gittiğim sırada yakalanan kişinin sağlık raporu için hastaneye gittiğini gördüm. Haberleştirmek için hemen fotoğrafını çektim. Sonra da bilgilerini aldım. Polis memuru bilgi verdikçe deyim yerindeyse kanım dondu. İşte yapılan haberlerde 'yerli hannibal'  denilen kişi 25 yaşındaydı. Tiner ve bally bağımlısıydı. Peki ne yapmıştı. Filmdeki karekterle özelliği neydi. Cinayeti var mıydı. Kaç kişiyi ısırmıştı. Merak ettiğim bu soruları da peş peşe sıraladım.

Polis memuru anlatmaya başladı. Zeytinburnu'nda bir kişinin ölümü bir kişinin de yaralanma konusu var. Muhtemelen şüphelisi de bu kişi olabilir dedi. Şimdi de sizlere 'Yerli Hannibal neler yapmış onlardan bahsedeceğim.

İstanbul Zeytinburnu'nda oğlu ve geliniyle birlikte yaşayan 75 yaşındaki Özbekistan asıllı bir kadın 20 Aralık 2002 tarihinde sabah alışverişten evine girdiği sırada bıçaklı saldırıya uğramış, ellerini arkadan bağladığı yaşlı kadının vücudunun değişik yerlerini ısırıp daha sonra da yüzünü ısırarak büyük bir et parçasını koparmıştı. Derin diş yaraları alan yaşlı kadın ise tedavi altına alınmıştı. Bu diş yaraları ise delil olarak kalmıştı.

Tarihler 10 Şubat 2003'ü gösteriyordu. İlk olayın üzerinden 55 gün geçmişti. Adres yine Zeytinburunu'ydu. Tek başına yaşayan 80 yaşındaki bir kadının evinde yangın çıktı. Söndürülen yangında yaşlı kadının cesediyle karşılaşıldı. Yapılan incelemede yaşlı kadının öldüresiye ısırılmış ve bedenine şiş saplanarak öldürülmüştü. Yüzü, kolları ve bacaklarında derin ısırık izleri de bulunuyordu. Hatta yaşlı kadının vücudundan koparılan yüzde 75'lik bölümü de cinayetin işlendiği odanın döşemelerine yapışmış halde bulundu. Parçaların kalan bölümü de evde yoktu. İşte bu yazılanlar emniyet tutanaklarına geçmişti.

Cinayet basında yer alınca panik oluşmuş yapılan haberlerde ise ismi 'Yerli Hannibal' olmuştu. İstanbul polisi alarma geçmişti. Tek bir şey vardı o da bu kişiyi yakalamaktı.

Tarihler 10 Haziran 2003'ü gösterdiğinde Bakırköy sahil yolu üzerinde Atatürk Havalimanı'na gitmek için taksi bekleyen Amerikan vatandaşı 60 yaşındaki bir kadın saldırıya uğradığı ihbarı polise geldi. Amerikalı kadın, kendisini öpmek isteyen saldırgana karşı koyunca sağ gözünün üzeri kopartırcasına ısırılmış ve yaralanmıştı. Adli Tıp Kurumu'na gönderilen diş izleri Zeytinburnu'nda biri ölümle sonuçlanan 2 saldırıdaki diş izleriyle aynıydı. Yaşları benzer olan 3 kadına da saldıran hannibal'ı yakalamak artık polisin birinci görevi olmuştu.

İstanbul polisi Zeytinburnu ve Bakırköy civarında sokakta yaşayan onlarca kişiyi gözaltına aldı. Ancak hiçbirinin dişi uyuşmadı. Amerikalı kadının verdiği eşgal doğrultusunda çalışma yapan Bakırköy İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri Bakırköy sahilde köprü altında tiner bağımlısı 25 yaşındaki kişiyi gözaltına alındı. İlk saldırıda yaralanan yaşlı kadın ve Amerikalı kadın teşhis için emniyete çağrıldı. İki kadın da saldırganı teşhis etti. Adli Tıp Kurumu'ndaki dişler yakalanan saldırganla uyuşunca 'Yerli hannibal' tutuklandı. Bakırköy Asayiş Büro Amirliği ekiplerinin başarılı çalışması sonucu korku yaratan bu kişi yakalanmış ve başta Zeytinburnu, Bakırköy olmak üzere tüm İstanbullular derin nefes almıştı. Hannibal bu kez film değil gerçekti...