Bir haftalık küçük bir seyahat için önceki gün İstanbul'a geldim. Geldiğim günün ertesi sabahı kahvaltı alışverişi için çarşıya çıktım.
Sabah kahvaltısında şöyle güzel bir sucuklu yumurta ile özlediğim somun ekmek üçlemesi hayallerimi süslüyordu.
Ancak hayallerim kısa sürede kabusa dönüştü. Bir kangal sucuğa 400 lira ödeyince bir kez daha çarşı pazarın yangını ile yüzleştim. Bir kangal sucuk 400 lira, 200 gram siyah zeytin 125 lira, iki ekmek 20 lira...
Bir kahvaltı için 545 lira ödedim.
Benimle çarşıya gelen kuzenim her fiyat duyduğumda gözlerimin yuvalarından çıktığını görüp, "Şaşırma biz her gün yepyeni fiyat artışlarına şaşırmamayı öğrendik" dedi. Öyle ki ürünleri neredeyse hiçbirinde etiket yok. Satıcıya neden böyle olduğunu sorduğumda, "Abi her gün etiket değiştirmekten yoruldum, iş yapamaz oldum. Bunun için bir adam tutmak zorunda esnaf. Bu başlı başına bir iş" dedi.
Bir kahvaltı 500 küsur lira, asgari ücrete bölersek yaklaşık 30 kahvaltılık satın alınabiliyor. Yani sadece kahvaltılık alsanız bile bir ayda asgari ücret bitiyor. Öğle akşam yemeği yok.
Adım attığım her yerde sadece selam vermek bile 500 liradan başlıyor. Yanımdaki o an kim varsa "Alış, alış normal" tepkisi gösterdiği için anladım. 2005 yılında paradan atılan sıfırlar geri dönmüş. 500 lira 50 lira alım gücünde aslında...
İşin ilginç yanı şu 400 liraya satılan kangal sucuk İngiltere'de 6.6 pounda satılıyor. Ancak aynı sucuğu Türkiye'de alınca yaklaşık 10 pound ödüyorsunuz. Üstelik bu ürünün lojistik masrafı var. Denizaşırı taşımacılık ile gümrüğü ile toptancısı ve marketin kazancı ile 6.5 pounda satılıyor. Ancak aynı ürün Türkiye'de üretilince 10 pound.
Buna akıl sır erdirmek mümkün değil. Ekonomi kötü ama fırsatçılık da üzerine binince yoksul temel gıda malzemelerine ulaşmakta bile büyük zorluk çekiyor.
Tüm bunlarla yüzleşirken günün haberine rast geldim: DİSK üyesi Genel-İş Araştırma Dairesi Emek Araştırma (EMAR) tarafından hazırlanan “Gelir Eşitsizliği ve Yoksulluk Raporu-5” yayımlandı. Ve bu rapora göre, " Türkiye'de son bir yılda 190 bin kişi daha yoksullaşırken, yoksulluk oranı yüzde 21,7'ye ulaştı"
Raporda Türkiye'de çalışanların yüzde 15'inin yoksul olduğu vurgulanmış. Ayrıca, son dört yılın en az üç yılında yoksulluk sınırının altında yaşayanları ifade eden sürekli yoksulluk oranı da, 1,7 oranında artarak yüzde 14'e yükselmiş.
TÜİK verilerine göre, 2022 yılında 18 milyon 30 bin olan yoksul sayısı, 2023'te 18 milyon 219 bin kişiye yükseldi; yoksulluk oranı yüzde 21,7'ye ulaştı.
Ama gitgide yoksullaşan ülkemin ilk gündem maddesi ne yazık ki "Fenerbahçe mucize bir şekilde şampiyon olacak" sözleriyle gündeme gelen ve Galatasaray'ın Konyaspor'u 3-1 yenerek şampiyon olmasının ardından sosyal medya hesaplarından yaptığı canlı yayın paylaşımlar nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan astrolog Meral Güven'in gözaltına alınmasıydı.
Ne diyelim, neyse halim çıksın falım...
Çok Okunanlar
Beşar Esad'ın nasıl kaçtığı ortaya çıktı
Gelinim Mutfakta 11 Aralık puan durumu: Bugün hangi gelin birinci oldu?
Bir köfte markası daha ifşa edildi
2025 asgari ücret için işverenin beklentisi ve yeni rakam belli oldu
Fenerbahçe - Athletic Bilbao maçı ne zaman, saat kaçta? Muhtemel 11'ler
Japon deprem uzmanı Türkiye’deki 4 tehlikeli bölgeyi açıkladı!
Meteoroloji uyardı: Gece yarısından itibaren etkili olacak!
“Batı Kürdistan” kimin olacak? - II
Teğmenlere 'İtirafçılık' dayatması mı?
Fenerbahçe evinde Athletic Bilbao’ya kaybetti