Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
37,5658
Dolar
Arrow
33,9499
İngiliz Sterlini
Arrow
44,6408
Altın
Arrow
2814,0000
BIST
Arrow
9.577

Cahil cesareti dediğimiz şey…

Yerel seçimler yaklaştıkça sosyal medya, televizyonlar, gazeteler siyasilerden geçilmiyor. Hangi kanalı açsanız ya bir siyasi ya da siyaset tartışan eski siyasiler, gazeteciler, uzmanlar falan ekranları parsellemiş durumda…

Televizyondan kaçıyorsunuz sosyal medyada karşınızdalar. İşin ilginç yanı bu kelli felli adamların her gün yeni bir pot kırmasını bazen gülerek, bazen sinirlenerek bazen de “Yok artık bu kadar da olmaz. Bu adamları kimse mi uyarmıyor?” diyerek izliyoruz. 

Hikaye aslında uyarmak ya da danışmanlarının işlerini yapmamaları değil. 

HaberTürk Gazetesi’nde birlikte çalıştığım sevgili gazeteci arkadaşım Nilay Örnek, 2015 yılında “Cehaletin Kadar Yükselirsin” başlıklı bir yazı yazmıştı. 

Yazısı öyle ses getirdi ki, bir süre sonra yazdıkları bloglarda, internet sitelerinde anonim olarak yayınlandı. Biz Sezar’ın hakkını Sezar’a verelim ve Nilay Örnek’in o harika tespitini hatırlatalım…

“Nilay yazısında;JustinKruger ve David Dunning adlı iki ABD’li psikiyatri uzmanının  “Cehalet, gerçek bilginin aksine, bireyin kendine olan güvenini artırır.” Teorisinden yola çıkarak liyakatsizliğin, cehaletin ve iş bilmezlerin nasıl hızla yükseldiğini kaleme almıştı. 

Dunning-Kruger Sendromu adı verilen teori şöyle;

İşinde çok iyi olduğuna yürekten inanan ‘yetersiz’ kişi, kendini ve yaptıklarını övmekten, her işte öne çıkmaktan ve aslında yapamayacağı işlere talip olmaktan hiçbir rahatsızlık duymaz! Aksine her şeyin hakkı olduğunu düşünür!

Ancak bu ‘cahillik ve haddini bilmeme’ karışımı, mesleki açıdan müthiş bir itici güç oluşturur!

‘Eksiler’ kariyer açısından ‘artıya dönüşür’. Sonuçta, ‘kifayetsiz muhterisler’ her zaman ve her yerde daha hızlı yükselirler!

Gerçekten bilgili ve yetenekli insanlar çalışma hayatında ‘fazla alçakgönüllü’ davranarak öne çıkmaz, yüksek görevlere kendiliklerinden talip olmaz, kıymetlerinin bilinmesini beklerler. Tabii beklerken kırılır, kendilerini daha da geriye çekerler… 

Bu belki de çevremizde en sık rastladığımız tespittir!

Şimdi bakalım bir etrafımıza…

Adını yazamayan mı ararsınız…

Yönetmeye talip olduğu şehrin semtlerini bilmeyen mi ararsınız?

Ekranda ahkam keseceğim diye ‘millete bilmediği bir kelime söyleyeyim de havam olsun’ diyerek swinger diyen mi ararsınız…

Hani ünlü bir laf vardır “Her millet layık olduğu şekilde yönetilir” diye…

Bunun milletle alakası yok. 

Dunning-KrugerSendromu’nu baz alırsak bunun gerçekten bilgili ve yetenekli insanların ‘fazla alçakgönüllü’ davranarak öne çıkmalarına bağlayabiliriz. 

Belki de bu bilgili insanlar anlaşılmayacaklarını düşünerek konfor alanlarından da çıkmıyorlar. 

Yani suç onlarda!

Yoksa sosyal medyada dönen videoda oy vereceği adayın ismini bile bilmeyen seçmenin zerre kadar suçu yok…

Hatta JustinKruger ve David Dunning’in teorisine göre oy vereceği adayın ismini bilmeyenler yarın oy istemek için kürsüye bile çıkabilir…