Bayrak asılı çadır, ülkenin buz gibi hakikatidir!

Çadırda yaşayan ailesine ev alma sözü vererek gitti cepheye. Dulkadiroğlu’ndaki iki katlı evleri Kahramanmaraş depreminde yerle bir olmuştu. “Verdiği sözü tutan, iyi kalpli, asil bir gençti” diye anlatıyor onu, komşu teyzesi Nazire Hanım; “Sözleşmeli piyade er olarak yaptırdı kaydını…” 

Dün gece, Pençe Kilit harekatında şehit olan 9 askerimizden biri olarak yazıldı ismi şehit listesine.  

Müslüm Özdemir daha 22 yaşındaydı.

Müslüm’ün şehit olduğu haberini ailesine söylemeye gittiklerinde, 10 ısıtıcı götürdüler çadır eve.

Annesi Ümmihani, babası Ali Özdemir, buz gibi soğukta, sığındıkları küçük çadırda öğrendiler oğulları Müslüm’ün artık geri dönmeyeceğini.  

10 değil, 100 ısıtıcı da versen, evladını yitiren annenin kalbini ısıtamazsın. Küçük çadırdan çıkan buz gibi hakikat, yüreğimize saplandı.   

Depremin senesinde “bayrak asılı küçük çadır”, bu ülkenin buz gibi hakikatidir. 

Operasyonların adı değişiyor, şehitlerimizin adı değişiyor, gerçek değişmiyor. Terör ne yazık ki bitmiyor. 

23 günde 21 gencimizi verdik toprağa. Dün bir 9 gencimiz daha bir operasyonda şehit düştü. 

Zap çatışmasının gerçekleştiği bölgeye, Hakkari’ye, Kato’ya, yıllar önce “barış” kelimesinin telaffuz edildiği dönemde gittim. Birbirine karşı savaşan canların anneleriyle görüştüm. Röportajlar yaptım.

Birbirini öldürmek zorunda kalan canların hakiki insanlar olduklarını unuttuk. 

BARIŞ kelimesinin öyle sihirli bir etkisi var ki o coğrafyada, o bölgenin insanlarında, ”Barış” dediğinizde gözlerden  yaşlar boşanıyor. 

Bir de analık denen bir duygu var ki, ne milliyet tanıyor ne ırk. Ne diline bakıyor ne dinine. Ana için bir canın Kürt’ü, Türk’ü olmaz. Can’lar eşittir ana yüreğinde. 

20 günde, 23. Şehidimiz Kahramanmaraşlı Müslüm Özdemir. En büyük hayali, depremi sonrası, yerle bir olan evlerinden çıkmak zorunda kalan,  Kızılay’ın verdiği çadırda yaşayan anne babasına bir  ev alabilmekti. Valilik; “Şehidimizin ailesi çadırda yaşamamaktadır” dedi. Oysa valilikten önce Türkiye’nin en güvenilir ismi seçilen Haluk Levent, twiterda buz gibi hakikati teyit etti/

“Şehit Müslüm Özdemir’in ailesinin ev hakkı mevcut. Bu konuda Kahramanmaraş Valimiz bizleri aydınlattı.

Ama bizler de bir ucundan tutalım dedik.

Bugün Bursa konserimin geliri ve Hasancan Kaya kardeşimin 1 gösteri hasılatıyla birlikte haftaya annemize bir ev alacağız.”

Müslüm artık hayatta değil ama canıyla ödediği hayatı sayesinde annesi çadırdan çıkıp evine kavuşacak. 

İsimlerini,  hayallerini bilmediğimiz, kaybettikleri canlarını sayılara indirgediğimiz o kadar çok şehidimiz var ki… 

Barış savaşarak gelmez. Terör aynı yöntemle çözülmez. Bunu değişim rüzgarı estirerek gelen ana muhalefet partisi lideri Özgür Özel yüksek sesle dillendirmelidir. 

Ana muhalefet partisi 14 Ocak Pazar günü yapılması planlanan Anayasa mitingini iptal etmiş. Oysa CHP, çok daha güçlü bir sesle, tüm şehit aileleriyle birlikte, Anayasa mitingini barış ve demokrasi mitingine dönüştürerek, milyonları şehitlerimizi anmak için Tandoğan’da bir araya getirebilirdi. 

Bugün her  zamankinden daha çok BARIŞ kelimesini duymaya ihtiyacımız var.

Yaşar Kemal’in her defasında üstüne basarak söylediği gibi, 

“Dağlar, insanlar ve hatta ölüm bile yorulduysa, şimdi en güzel şiir, barıştır."