Ekrem İmamoğlu; “Kaybetmek üzerine plan yapmam!”

Ekrem İmamoğlu, ilk siyasete girme kararını Dilek İmamoğlu’na açtığında, eşinden şu cevabı alıyor; “CHP dışında bir partiden aday olamazsın. Sana asla destek vermem!”

*********

Yerel seçimlere 10 gün kaldı.. İstanbullular siyasilerin dev posterlerine maruz kalmaktan göz kanaması yaşamak üzere… Meydanlar, caddeler, üst geçitler, gökdelenler, her yer siyasi partilerin Büyükşehir Belediye Başkan adaylarının bilboardlarıyla bezeli.

İstanbul’a ilk kez adımını atan batılı turistler de bu renk cümbüşünden epey şaşkın.

Kadıköy vapurunda Anadolu yakasına geçerken, İngiliz olduğunu tahmin ettiğim iki kadının konuşması beni benden alıyor.

“Erkek güzellik yarışmasının ortasına düşmüş gibi hissediyorum kendimi” diyor arkadaşına. Arkadaşı da soruyor muzipçe. “Hangisi daha yakışıklı?”

“Bıyıksız olanını seçerdim. “Gözlerinde güven var” diyor. Onları dinlerken  2019 yılına gidiyorum. Hafızamda Ekrem İmamoğlu ile yaptığım ilk röportaj canlanıyor. Pera Palas’ta buluşmuştuk. O gün İsmet İnönü’nün ölüm yıldönümüydü (25 Aralık). Pera Palas’ta, İnönü’ye ayrılan odaya kurmuştuk kameralarımızı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak ismi açıklandığında,  Beylikdüzü halkı dışında henüz kendisini Türkiye tanımıyordu. Adaylığının açıklandığı 18 Aralık 2018 tarihinden 7 gün sonra televizyon kanalına verdiği ilk röportajdı.

Kırmızı kravatı, ceketine taktığı CHP rozeti ve dik duruşu değil, sakinliği etkilemişti beni. Karşısındaki kükreyen, kutuplaştırıcı iktidar diline karşı, oldukça sakin, herkesi kucaklayıcı bir üslupla konuşması şaşırtmıştı beni.

-Alışık olduğumuz siyasetçi profilinden farklısınız. Karşınızda bütün gücüyle size saldırdacak bir iktidar var. Gelecek olan kavgaya hazır mısınız? Diye sormuştum.

“Hayatımda hiç kavga etmedim,  Hiç dayak yemedim.  Bu saatten sonra da kavga etmem ama dayak atmalarına da fırsat vermem. Ben zeki bir insanım. Toplumun vicdanıyla hareket ettiğiniz zaman, kavga edecek adamı boğar o vicdan. Yaşatmaz! O vicdanın karşısında hiç kimse duramaz. Yeter ki ona hazırlıklı olun. Hayatımın en değerli felsefesidir; Kendi inancımla oyunu alamayacağım kimse olmadığını düşünüyorum. Herkesi ikna edebilirim. İkna etmediğimi düşünen insan, yastığa başını koyduğunda, vicdanen ne kadar haklı olduğumu düşünür.  Oy bazen elden alınmaz, gönülden alınır.”

DİLEK İMAMOĞLU’NUN OMURGALI DURUŞU!

Ekrem İmamoğlu, 2019 seçimlerinde kendisini bekleyen kavga öncesi işte böyle konuşmuştu. 31 Mart 2019’da kazandığı seçim iptal edildi. 31 Mart 2019’da rakibiyle arasındaki 13 bin 729 olan oy farkını 23 Haziran 2019’da 806 bin 426’ya çıkararak İstanbul seçimini iki kez kazandı.

İstanbul Büyükşehir Başkanlığı döneminde hakkında birçok dava ve soruşturma açıldı. İmamoğlu her defasında, kavgalardan güçlü çıktı.

Geçtiğimiz hafta Çekmeköy’deki mitingde, bir kadının elinde Kur’anı-ı Kerim’le çıkıp, “Kur’an seni çarpacak, yalancısın” diye bağırmasına karşı, İmamoğlu halkı, “sakin, sakin” diye yatıştırdı. Beden diliyle dikkati provokatöre değil, kendisine yöneltti. Bu soğukkanlı tavrı ve sakin gücü, kavgalarla bilenmiş beş yılın sonunda, daha da güçlenmiş bir lider olduğunu Türkiye’ye kanıtladı. Bu nedenle, İmamoğlu’nun rakibi Murat Kurum değil, Erdoğan’dır!

Erdoğan’ın “İstanbul’u alan, Türkiye’yi alır” sözünü bir kez daha hatırlatalım. İstanbul’u iki kez alan İmamoğlu, bu seçimlerde de İstanbul’u alırsa, CHP’ye Türkiye’yi kazandırır!  

“Kaybetmek üzerine plan yapmam” diyen İmamoğlu’nun hayatını kaleme alan meslektaşımız Mine Kılıç’ın “Benim sevgili Başkanım” adlı kitabını okudum yakın zamanda.

Kitapta en dikkatimi çeken bölüm, Dilek İmamoğlu’nun eşine söylediği cümle oldu.

İmamoğlu siyasete girme kararını ilk olarak eşi Dilek İmamoğlu’yla paylaşıyor. Onun desteği olmadan bu yolda ilerleyemeyeceğini biliyor. Ancak eşi, yoğun çalışması nedeniyle, eve yeterince zaman ayıramamasından rahatsız. Yine de eşini yolundan döndüremeyeceğinin farkında. Dilek İmamoğlu tek bir şartla “evet” diyor. “CHP dışında bir partiden aday olamazsın. Sana asla destek vermem!”

İşte kadının Gücü! İmamoğlu’nun en büyük destekçisi Dilek İmamoğlu’nun omurgalı duruşunun altını çizerek yazımızı tamamlayalım.

Seçime 10 gün kala, İmamoğlu, toplumla kurduğu sahici bağ ve lider başkan profili ile Cumhur ittifakının adayına  açık ara fark atmış durumda. Provokasyonun artacağı gergin günlere giriyoruz. Her türlü provokasyona karşı, İmamoğlu önlemini almalı…