Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
36,2401
Dolar
Arrow
34,4862
İngiliz Sterlini
Arrow
43,5545
Altın
Arrow
2962,0000
BIST
Arrow
9.550

Eros

İbrahim Keloğlan 

2 yıl 6 ay ve yurtdışı çıkış yasağı!!!

Bir katilin (iyi hal indirimiyle!!!)  aldığı ceza bu…

Kedi katili…

KATİL!

Bizler gibi konuşma yeteneği olmadığı için insandan değersiz sayılan bir mahluğu gayet kararlı, kafaya koymuş, bilinçli bir şekilde katleden birinin aldığı ceza 2 yıl 6 ay.

Eros mahallenin kendi halinde, kimseye zararı olmayan kedisi.

Muhtemelen üşümüş, bu caniyle aynı asansöre binmiş.

Asansörde yemiş ilk tekmeyi, anlayamamış, kaçmış.

Celladı peşinden gitmiş, takip etmiş.

Üzerine kapıyı kapatıp, tam 6 dakika tekmelemiş. Canını alana kadar!

Görmüş, karar vermiş, tekmelemiş, kaçan hayvanı kovalamış, kıstırmış, üzerine kapıyı kapatmış, yalvaran sesine- bakışına aldırmamış, 6 dakika boyunca tekmelemiş. 

Sonradan hepimizin gözü olacak kameraların önünde, umursamadan, korkmadan, aldırmadan! 

Nerede iyi hal? Hangi iyi hal? 

Burada iyi hal’in, iyi niyet’in i’si bile yok.

***

İnsanlığın yüz karası İbrahim; karşındaki canlı, seni yaratanla onu yaratan aynı. Sana yapma diyemiyor. Sen ondan çok ama çok güçlüsün. Uzaktan bakınca dalyan gibi delikanlısın. O savunmasız bir küçük kedi. Ağzı var dili yok, senden aman bile dileyemiyor. Tekmelemeye devam ediyorsun çünkü sen kalıbının adamı değilsin İbrahim!

Eros maalesef bu insafsızlıkta yalnız değil. Tecavüze uğrayan, tekmelenen, ağzı, elleri bağlanıp bir köşeye bırakılan, yakılan, üzerine asit atılan, betona gömülen, canına kıymet verilmeyen, zulme uğrayan binlerce canlıdan biri. 

***

Peki bu İbrahimler kim?

Aramızda yaşayan, ailesi olan, senin benim gibi bir yerlerde oturup kahve içen, yemek yiyen, çalışan sıradan insanlar. Aileleri, eşleri, çocukları var. Sevenleri var. Onları bizden ayıran içlerinde büyüttükleri öfkeli, kindar kötülük. Ve bunu o kadar iyi saklıyorlar ki… Asıl bu çok korkutucu…

Bugün içindeki o kötülüğü bir kuytu köşede kıstırdığı kedinin üzerine boşaltan bu kötü İbrahimler yarın trafikte sana, parkta çocuğuna, kendi halinde yolunda yürüyen bir yaşlıya da  sebepsizce içindeki bu durdurulamaz öfkeyi kusabilir. Olmayacağının garantisi var mı?

***

Eros’un davası oldukça kalabalıktı. Onu yalnız bırakmayanlar olduğu kadar “nedir bu yaygara canım bu kadar” diyenler de oldu.

Anlayamadıkları şu; Eros sadece bir kediyi temsil etmiyor. 

***

EROS

Eros, orantısız güç kullanılarak öldürülen her canlıyı

Eros, şiddete karşı bir duvar dibine sinmekten başka elinden bir şey gelmeyen herkesi

Eros, güçsüzü

Eros, kötülükle karşılaştığında şaşkına dönenleri temsil ediyor.

***

Eros işkenceyi, 

Gözü dönmüşlüğü,

Toplumda aramızda yaşayan ayaklı tehlikelere karşı ne kadar savunmasız olduğumuz gerçeğini,

Vicdansızları,

Vicdansızlıktan rahatsız olmayanları,

Her an tehlikede olduğumuzu da yüzümüze vuruyor.

***

“Nedir canım bir kedi için bu kadar yaygara” diyenler de ayrı bir vaka. Böyle diyorlar çünkü belki de içlerinde böyle bir potansiyel taşıdıklarının farkına vardılar… Belki zamanında benzer bir şey yaptıkları için. Belki hayvanın taşıdığı canı insanın taşıdığı candan üstün gördükleri için. Sözde “üstün” ruhları başka bir can’dan değerli olduğuna inandıkları için.

***

İbrahim Keloğlan bir katil. Kedi katili filan değil. Sıfatsız, tamlamasız, düz KATİL.

Bugün kedi öldürenin yarın insan da öldürebileceğini, kendine hakim olamadığını, kalbinin bizim gibi atmadığını idrak ettiğimden böyle demeyi uygun görüyorum. İçindeki öldürme dürtüsünü dizginleyemiyor. 

***

Köpeğe tecavüz eden Volkan Uzun da köpek tecavüzcüsü değil. TECAVÜZCÜ!

Yarın bir kadına, bir çocuğa (erkek-kız farketmeksizin), bir bebeğe tecavüz edebilecek bir tecavüzcü. İçindeki cinsel dürtüsünü dizginleyemiyor.

***

Meriç Keskin’in yeni evlat edindiği Ayşegül’ün yüzüne asit atan, Bergen’in yüzüne asit atandan farklı değil. 

Saf kötülük, kendine hakim olamama, normalleştirme, kin, nefret, sevgisizlik, şiddet…

***

Adliye koridorları o kadar doldu diye neden şaşıranları da hiç anlamıyorum.

Bizler “altı üstü bir kedi”nin, “üç beş ağaç”ın, başlarına kötülük geldiğinde “-bir kereden bir şey olmaz- denilen çocuklar”ın, ez cümle “çaresizlerin” sesi olamayacaksak neden geldik bu dünyaya? Nerede insanın eşref-i mahlukatlığı?

***

Kuran_ Kerim’e göre yaratılanların en şereflisi yani eşref-i mahlukat, kâinatın hülâsası İNSAN değil mi? 

Eşref-i mahlukat; kendinden güçsüze zulmetmeyen, düşküne yardım etmekten kaçmayan, yaşlısına hürmet eden, nasıl yardım ederim diye düşünen, çocuğa kıyamayan, kendi canını başka bir candan üstün görme kibrine kapılmayan, hastaya şefkat gösteren, doğayı koruyan, ağaç kesmektense ağaç diken, zulme uğrayan bir güçsüze yardım eden, orman yakmayı aklından bile geçirmeyen de elbet ama asıl “susmayan”, mazlumun yerine sesini çıkartmaktan kaçınmayan insansa eğer bu mertebededir.

Eşref-i mahlukat; dünyaya getirdiği çocuğu iyi yetiştiren, doğruyu öğreten, onunla ilgilenen, doğurup kendi haline bırakmayan insandır. 

O yüzden Eros’un ölümünden o katil kadar, onu yetiştiren ailesi de sorumludur.

Çocuğuna ehliyetsiz araba veren, birine zarar verme ihtimalini göz ardı eden, başka bir cana kötü davranışını görüp evladına doğrusunu öğretmeyen herkes suçun dolaylı ortağıdır.

***

Bir can’a kıyıp ‘moralim bozuktu’, ‘sorunlarım vardı’, ‘insan içine çıkamaz hale geldik’ diye ağlamak anlamsız. ‘Vicdan azabı çekiyorum, içimdeki vicdan azabımdan kurtulmak için hayvanlara mama alıyorum, onları  besliyorum’ demek beyhude. Bunlar iyi hal değil, iyi hal sayılmamalıydı. 

Hepimizin bildiği bir gerçek var ki sadece Eros ölmedi bu ülkede… Adalet öldü, insanlık öldü, şeref öldü, meslek etiği öldü, haysiyet öldü. Beyaz gömlek giyip mahkemede pişmanım diye ağlayan herkes iyi hal indirimi alırsa vay halimize…