Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
34,9385
Dolar
Arrow
32,5064
İngiliz Sterlini
Arrow
40,8451
Altın
Arrow
2441,0000
BIST
Arrow
10.087

Seçimlere Ara: Biraz Ciddiyet Lütfen!

Bu yazının yayımlanmasının ertesi günü seçimler sonuçlanmış olacak. Seçim konusunu haftaya bırakalım. 

1) Şimdi biraz geyik, biraz ciddiyet. 

''Yandaş basın'' çağından önce ''boyalı basın'' çağı vardı. Haber almak, gündemi yakalamak ve dünyayı algılamak için okunan gazeteler tüketim kültürünün aracına dönüşmüştü. Arka sayfalarda mankenler, sosyetik yaşama dair gazete ekleri revaçtaydı. 

''Boyalı basın''ın karşısında, çoğu solcu, ciddi gazeteler vardı. Bunların başında da Cumhuriyet gazetesi geliyordu. Verdiği ekler, her salı ve her cuma verdiği kitaplarla bilgilenmek isteyenlerde bağımlılık yapıyordu. 

Devir değişti. Cumhuriyet de buna ağır ağır ayak uydurdu. Herkes ''biraz'' liberalleşti. 

Geçenlerde Cumhuriyet gazetesinin internet sayfasında gezinirken ''menü'' çubuğunda ilginç bir başlığı keşfettim: ''Astroloji''. Yazım yanlışıdır dedim.

Ciddi ciddi ''astroloji'' yazıyor. ''Tık'' avcılığının sonucu... Umarım sırf ''tık'' avcılığı için yapılıyordur. 

Çağımızda, hele hele Cumhuriyet gazetesinde, astrolojiye alan açmak tam bir rezalet. 

Orhan Bursalı'nın başında bulunduğu ''Bilim Teknik'' ekinin gazeteden ayrılmasının korkunç bir diyeti. 

Astroloji, diğer pek çok New Age akımı gibi ''modern soslu'' bir gerici akım ne yazık ki! ''Hoş'' anlar yaşamak veya ''geyik yapmak'' için astroloji sohbeti yapanları tenzih ediyorum. 

Hem sosyal medyada hem de çok izlenen youtube kanallarında ''astrolog'' denen şarlatanlara alan açılıyor. Hal böyleyken astrolojiyi kayırmanın anlamı yok. Bilim, bilimsel düşünme ve laik eğitim tehdit altındayken ''tık avcılığıyla'' da olsa astrolojiye alan açmak Cumhuriyet gazetesinin misyonuna aykırı. Gazete yönetimini ciddiyete davet ediyorum. Lütfen kuruluş felsefenizi, misyonunuzu unutmayın. Tık uğruna bu rezalete alan açmayın. 

2) Müfredatlar yenilenmeli

Üniversite eğitimi çok ilkel kaldı. Lisans programlarının içerikleri hayatı, diğer komşu lisans programlarının içeriklerini, bilimsel ihtiyaçları ve daha da önemlisi gerçekliği ıskalıyor. Size birkaç örnek: 

a) Diyetisyenlik: Bu bölümde, hala ''sık sık ve az az yeme'' öğüdü yayılıyor. Tip 3 diyabet literatürü artmışken, aralıklı oruç pratikleri yaygınlaşmışken, leptin hormonunun önemi anlaşılmışken hala bu öğüt tedavülde. Tek tek reçeteleri kenara bırakalım. Bu bölümde okuyan öğrenciler bu reçetelerin doğruluğunu idrak etmeye yarayacak dersleri alıyorlar mı? Sizce doyurucu manada fizyoloji, biyokimya dersi görüyorlar mı? Bir sır vereyim: Bu ölçüde biyokimya dersi tıp fakültesinin lisans programında bile yok. 

b) Hukuk: Hukuk fakültelerinde verilen eğitim de çağdışı kalmış durumda. Hukukumuz anglosaksonlaşıyor. Yani ABD-İngiltere hukuk sisteminin baskınlığı her geçen gün artıyor. Buna ilişkin hukuk dersi fakültelerimizde var mı? Emin olun ki yok. Hatta doğru düzgün İngilizce dersin yer aldığı hukuk fakültesi sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Hal böyleyken genç hukukçulardan ne bekliyoruz? Kaldı ki hukukun geleneksel dersleri de artık neredeyse es geçiliyor. Medeni Hukuk hocalarının birçoğu medeni hukuka; anayasacıların çoğu anayasacılığa; hukuk tarihçilerinin önemli bir bölümü Roma hukukuna karşı. Öğrencinin vay haline!

c) Bilim ve mühendislik derslerinde de durum hiç iç açıcı değil. Felsefe ve özel olarak bilim felsefesi içeriğinden tamamen azadeler. Hipotez, teori, önerme gibi kavramlara karşı büyük bir cehalet var. Bu cehalete ek olarak modern bilimin popülerleşen pek çok konusuna dair temel bilgiye bile sahip olamadan mezun oluyor öğrencilerimiz.

d) İktisat bölümlerinde davranışsal iktisat derslerine rastlamak pek güç. Oysa, liberal ekonomi anlayışının tüm kabulleri birer hakikatmişçesine sunuluyor öğrenciye. İktisat bölümleri liberalizm fedaisi yetiştiriyor ne zamandır.

Burada birkaç alandan örnek vermekle yetiniyorum. Sözün özü, en ''iyi'' üniversitelerimiz ve bölümlerimiz bile eğitim anlayışlarıyla, eğitsel içerikleriyle çağ dışı kalmış durumda. 

Seçim sonrasında görüşelim. 2028'den çok önce bir erken seçim bekleniyor. Hareketli günler gelecek. Vatana millete hayırlı olsun.