Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
34,9385
Dolar
Arrow
32,5064
İngiliz Sterlini
Arrow
40,8451
Altın
Arrow
2441,0000
BIST
Arrow
10.087

Rusya-Ukrayna Savaşı’nda son durum

Rusların 10 Mayıs’ta başlattıkları Harkov Operasyonu neredeyse tamamen ivmesini kaybetti. Ruslar bu operasyonu Ukrayna güçlerini 1000 kilometrelik bir savaş hattında kilitledikten ve hatırı sayılır ölçüde yıprattıktan sonra başlattılar.

Operasyonun ilk günlerinde Ukrayna’nın elinde Ruslara karşı kayda değer direniş gösterebilecek ihtiyat kalmadığı düşünülmekteydi.

Ancak tüm olumsuzluklara rağmen Ukrayna güçleri Rus saldırılarını sönümlemeyi başardılar. An itibarıyla Harkov Cephesi’ndeki mücadele diğer cephelerde olduğu gibi durağan bir yıpratma savaşına dönüşmüş durumda. Ruslar hâlâ üstünlüğü ellerinde tutuyor olsalar da bu üstünlük kayda değer bir başarı getirecek boyutta değil.

Ruslar, Harkov Cephesi’yle eş güdümlü şekilde Bahmut, Avdiivka, Kupyansk, Novopavlivka ve Herson Cephelerinde operasyonlarına devam ediyorlar. Bu cephelerdeki kara harekâtının yanı sıra Ukrayna’nın sanayi, sivil ve altyapı hedeflerine yönelik hava, füze ve insansız hava aracı saldırıları da devam etmekte.

Rusya, savaş hatları gerisindeki stratejik hedeflere yönelik havadan yaptığı saldırılarla Ukrayna’nın savaşma kapasitesine darbe vurma amacını güdüyor.

Hedefleri petrol rafinerileri, hava ve radar üsleri, hava savunma merkezleri ve stratejik kıymeti olan sivil hedefler.

Ukrayna halihazırda kaynakları sınırlı bir ülke. Buna rağmen Rusya savaşın başından beri yaptığı stratejik saldırılarda Ukrayna’nın savaş altyapısına kayda değer bir darbe vurabilmiş değil.

Tam tersine Ukrayna ABD ve Avrupa ülkelerinden aldığı yardımlarla, Rusya’nın hedef aldığı bu noktalardan Rusya’daki stratejik hedeflere insansız hava aracı ve füze saldırıları yapma kabiliyetini her geçen gün daha da geliştiriyor.

Ukrayna’nın özellikle uzun menzilli füzelerle vurabileceği çok fazla potansiyel hedef var. Bu hedefler çok geniş bir alana yayılmış olduğu için Rusya’nın bu hedeflerin tamamını hava savunma sistemleriyle savunabilmeleri mümkün değil. Bu açıdan Rusya’nın Ukrayna’nın elindeki füzelerin bulunduğu tesisleri vurması en iyi savunma gibi görünüyor. Ancak şu ana kadar bu alanda kayda değer bir başarı sağlayabilmiş değiller.

Ukrayna ise uzun menzilli stratejik silahlarıyla Rusya’ya, Rusya’nın Ukrayna’ya verdiğinden çok daha fazla zarar verdi ve muhtemelen gelecekte daha da fazla zarar verecek.

Ukrayna özellikle Kırım’daki Rus askeri hedeflerini daimi olarak füzelerle vurarak baskı altında tutmakta ve daha da önemlisi füze insansız savaş araçlarıyla (hava ve deniz) Karadeniz’de üstünlüğü sağlamış durumda.

Karadeniz Rusya’nın en başarısız olduğu bölge ve Ukrayna karasularında neredeyse hiçbir varlığı yok. Ukrayna bu başarıyı ABD ve Avrupa’dan aldığı silahlara borçlu.

Ukrayna’nın gelecekte daha fazla uzun ve orta menzilli füze alacağı göz önünde bulundurulacak olursa, Rusya’nın hedeflediğinin aksine ilerleyen dönemlerde Ukrayna’nın stratejik saldırı yapma ve Karadeniz’de Rus gemilerini ortadan kaldırma kabiliyeti daha da artacak gibi görünüyor.

Rusya’nın kara operasyonlarındaki birincil hedefi ise karşısına çıkan Ukrayna kara güçlerini yok edebildiği kadar yok etmek ve bu yöntem ile Ukrayna Ordusu’nu dize getirmek. Bunu büyük ölçüde topçu bombardımanı ve hava saldırıları vasıtasıyla yürüttüğü yıpratma savaşı ile icra etmekte. Ruslar, olabildiğince sabit mevzilerden veya çok yavaş ve emin adımlarla ilerleyerek Ukrayna güçlerinin üzerine ateş göndermeyi merkeze almış bir strateji izliyorlar.

Bu yöntem kayıpları en aza indirmeyi vaat ediyor olsa da muazzam boyutta kaynak tüketimini zorunlu kılıyor. Ruslar gerçekten de yıpratma savaşı doktrinine geçtiklerinden beri Ukrayna güçlerinin hatırı sayılır bir kısmını yok ettiler. Buna karşın taktiklerinin işe yararlılığına rağmen çok daha kabiliyetli bir şekilde savaşan Ukrayna güçleri muhtemelen Ruslara daha fazla kayıp verdirmekte.

Lakin Ruslar verdikleri kayıplarının yerini kolaylıkla doldururken Ukraynalılar seferberlik sorununu kısmen çözmelerine rağmen aynı başarıyı gösteremiyorlar ve 1000 kilometreyi aşmış cephe hattını tutmakta zorlanıyorlar.

Ruslar henüz hedefledikleri üzere Ukrayna Ordusu’nu çökertebilmiş değiller ama verdikleri yıpratma savaşının ağır maliyetine rağmen kara stratejilerinde başarıya ulaşıyor gibiler.

Toprak kazanımı açısından ise aynı şeyi söylemek mümkün değil. Ruslar her ne kadar Ukrayna güçlerine ağır kayıplar verdirmeyi başarıyor olsalar da taktiklerinin aşırı derece yavaş olmasından dolayı saldırılarında çok az toprak kazanabiliyorlar. Bu durum Harkov Operasyonu’nda da değişmedi.

Rusların harcadıkları kaynağa ve verdikleri kayıplara nazaran kazandıkları toprak çok az. Bu durum hedeflerine ulaşmada kaplumbağa hızında ilerleme kaydediyorlar anlamına geliyor.

Ukrayna, personel yetersizliğinden dolayı Rusya’nın yürüttüğü yıpratma savaşına ayak uydurmakta zorlanıyor olsa da an itibarıyla seferberlik sorununu çözmekte ve eskisine nazaran cephede verilen kayıpları nispeten daha iyi telafi etmeye başladı. Bu durum Harkov gibi sıkıntılı cephelere istikrar olarak yansıyor. Bunun yanı sıra ABD ile Avrupa’nın Ukrayna’ya gönderdiği yardımların hızlanıyor olması Rusların işini gelecekte daha da zorlaştıracak gibi.

Ruslar ise verdirdikleri ağır kayıplara rağmen Ukrayna Ordusu’nu dize getirme hedeflerinden henüz uzaklar ve ilerleme hızları göz önünde bulundurulduğunda yakın gelecekte kayda değer bir başarı sağlayabilecek gibi de durmuyorlar.

Her ne kadar Rusya hâlâ üstünlüğünü koruyor olsa da şu an mücadelede Ukrayna lehine gelişme görülmekte. Ancak 2024 yazı itibarıyla Ukrayna Ordusu’ndaki toparlanma üzerine çıkarılabilecek tek sonuç savaşın daha da uzayacağı ve kesin olarak 2025’i göreceği yönünde.