İklim krizinin etkileri Türkiye’nin en verimli, en büyük
tarım arazilerini vurmaya başladı. Önce Çukurova, şimdi de Söke Ovası!
Çiftçiler susuzluğu iliklerine kadar hissediyor. Tarım Bakanlığı, barajlardaki
suyun azalması nedeniyle sulama hakkına kısıtlama getirdi. Büyük Menderes
Nehri’nin su seviyesi azaldı. İzmir’e içme suyu sağlayan Tahtalı Barajı’nda
sular çekildi.
Bilim insanları 15-20 yıl önce Anadolu coğrafyasının en çok
kuraklıktan etkileneceğini söylüyordu. Beklenen gerçekleşti; Türkiye’de Batı ve
Orta Anadolu’da kuraklık etkisini göstermeye başladı. Seyhan Sulama Birliği,
Çukurova çiftçisine resmî yazı ile “su yok! Ekim yapmayın” uyarısında bulundu.
Çiftçiler, kuraklığın ve susuzluğun boyutunun farkında.
Peki, şehirliler? Musluklarından su aktığı sürece, şehirlilerde su farkındalığı
oluşmuyor. Ne zaman ki Bodrum Belediyesi, Bodrum Yarımadası’na 20 saat boyunca
su verilemeyeceğini duyurdu, işte o zaman panik başladı. Bodrum Yarımadası'na
içme suyu sağlayan önemli kaynaklardan biri olan Mumcular Barajı'nın ölü hacim
seviyesine düşmesi sonucu Bodrum'a iletilen su kesildi! Şimdilik yama
niteliğindeki tedbirlerle, susuzluğa kısa süreli çözümler üretiliyor. Ancak
iklim krizi çok sert geliyor.
Bir aydır büyük tarım arazilerinde, Konya Ovası’ndan Büyük
Menderes havzasına kadar tatlı suyun izini sürdüm. Durum vahim! Kuraklık pamuk
tarlalarını vurmuş. Konya Ovası’nda yer altı sularının çekilmesi yüzünden
oluşan obrukların sayısı 600’ü bulmuş. Sulamada modernizasyona geçmek isteyen
çiftçi desteksiz bırakılmış. Suyu az kullanan damlama sistemine geçiş yatırımı
çiftçinin omuzlarına yıkılmış.
Şehirlilerle çiftçiler ayrı iki gezegenin insanları gibi, ne
yazık ki! Şehirlilerin, çiftçilerin ne yaşadığından haberi yok. Çiftçilerin
yaşadığı zorluğu, üretme sorumluluğunu umursadıkları da yok. Oysa yaşadığımız
susuzluk ve kuraklık, soframıza kıtlık olarak yansıyacak. Çok acil su
seferberliği şart, yoksa çok geç olacak!
Emine Erdoğan 2023 yılında bir tweet atarak “Su Verimliliği
Seferberliği”ni başlatmış. İnternette araştırmasam, Emine Erdoğan’ın
öncülüğünde başlatılan su seferberliğinden haberim olmayacaktı.
Emine Erdoğan, “Suda Sıfır Kayıp” ilkesiyle başlatılan
seferberliği şöyle duyurmuş:
“Doğal kaynaklarımızı korumak için başlatılan Su Verimliliği
Seferberliği’nde başarıya, kurumlarımızın ve vatandaşlarımızın iş birliği ile
ulaşacağız. Doğanın bereketi su, verimliliğin de kaynağı. Bu farkındalığa sahip
tüm kurum ve kuruluşlarımızda su kaybını önleyecek uygulamaların hayata
geçeceğine yürekten inanıyorum. İklim krizine karşı ‘Suda Sıfır Kayıp’
ilkesiyle suyumuza yani geleceğimize sahip çıkalım.”
Emine Hanım’ı Konya Ovası’na davet ediyorum. Yanlış tarım
politikalarının yol açtığı sonucu görmesi önemli. Çünkü bu obrukların sayısı 10
değil, 20 değil, 600’ü bulmuş! Obruklar, doğanın döngüsüne müdahale edildiği
için oluşmuş. Yüzyıllardır buğday üretilen ovada, son 15 yılda mısır üretimi
teşvik edilmiş! Mısır, çok su isteyen bir ürün. Yağışın sınırlı olduğu Konya
Ovası’nda çiftçiler, destek alacağı için mısır üretimine abanmışlar. Suyu
bulmak için kaçak kuyular açılmış. Kaçak kuyular yer altı sularını tüketmiş.
Ovanın kireçli toprağı, suları çekilince çökmelerle cevap vermiş. Aniden büyük
çökmelerle meydana gelen obrukların bir kısmı devasa; çapı 1 kilometreye,
derinliği 150 metreye ulaşıyor. Bir metafor gibi, hırslarına doymayan insanın
iştahını yansıtıyor. Ürkütüyor...
“Su Verimliliği Seferberliği”ni önce Tarım Bakanlığı’ndan
başlatabilirsiniz mesela. Konya’daki mısır üretimini yasaklayarak!
Ama önce Konya’ya gelin; yanlış tarım ve su politikalarının sonucunu görmek için!
Çok Okunanlar
Fatih'teki vahşette yeni ayrıntı ortaya çıktı
Katil Semih Çelik'in babasının ifadesi ortaya çıktı
Narin Güran cinayetinin şifresi Arif Güran'dan mı geçiyor?
Semih Çelik'le gündeme gelmişti
'Altı kurbanın vücudundan farklı parçaları kesen bir seri katil...'
Narin Güran cinayetinde rapordan DNA çıktı
İkbal Uzuner ile Semih Çelik’in son görüntüleri ortaya çıktı
Dünya Sağlık Örgütü'nden Türkiye için korkutan rapor
Herkes onun güzelliğini konuşuyor
Planı görmek için 'kâhin' olmaya gerek yok da BOP’a tamam mı devam mı?!