İyilik yapayım derken kendinizi cezaevinde bulabilirsiniz

"İyilik eden iyilik bulur", "İyilik yap denize at, balık bilmezse Halik bilir". Hemen hemen hepimiz biliriz bu atasözlerini.

Tabii bir de "İyilikten maraz doğar" atasözü vardır. İnsanların iyi niyetlerinin kullanılmaya, kötüye yorulmaya açık olduğunu ifade etmek için kullanılan uyarı niteliğinde bir sözdür. Tam da bu sözü anlatır türde yazacaklarımız.

İyilik yaparken dikkatli olmalıyız. İşte bir iyilik var ki, bunu yaparsanız kendinizi cezaevinde bulabilirsiniz.

Bir arkadaşınız ya da tanıdığınız eğer size, "Hesaplarım bloke edildi, dava açtım ama Allah bilir kaç ay sonra açılacak, hesaplarıma haciz geldi, benim hesaplarımın limiti doldu, seninkinden yapsak sana ayıp olur mu?" derse vereceğiniz cevap çok önemli.

"Evet" derseniz ve hesaplarınızı kullandırırsanız kendinizi cezaevinde bulabilirsiniz. Nasıl mı?

Bunu Avukat Ümit Karadağ'a sorduk. Bakın Karadağ neler anlattı...

"Dolandırıcılar her geçen gün eylemlerinde yakalanmamak için yeni yol ve taktikler geliştiriyor. Bu kişiler suç işleme amacıyla suçun hazırlık hareketi evresinde öncelikle hangi yol ve yöntemlerini kullanacaklarına karar verirken geçmişte polisin benzer olayları nasıl çözdüklerini de takip etmektedirler. Tıpkı kullandığımız telefon, bilgisayar gibi teknolojik ürünler nasıl ki yeni özellikler ve bunlara bağlı olarak güncellemelerle geliştirilmekte ise, suç işleyen veya işleme hazırlığında olan bu kişiler de kendilerini güncellemektedirler."

Dolandırıcılık suçunu işleyenler teknolojiyi aktif olarak kullanmaktadırlar. Dolandırıcılar, özellikle parasını aldıkları mağdurların yanında banka veya kripto borsa hesaplarını kullanarak yeni mağdurlar ortaya çıkarıyorlar. Daha önce "Yeni hedefleri 18 yaşındaki gençler" başlıklı yazımızda özellikle bu mağdurların 18 yaş grubu olduğuna dikkat çekmiştik.  Zira bu yaşlardaki kişilerin hayat tecrübelerinin yetersiz oluşu dolandırıcılar açısından kandırılmaları için çok cazip bir yaş grubu olarak görülmektedir. Ancak sadece genç ve tecrübesiz yaş grupları değil aynı zamanda diğer yaş gruplarından da benzer mağdurların yaratıldığı meydana gelen olaylardan açıkça görülmektedir.

"Tecrübe edindiğimiz olaylarda dolandırıcıların ilk önce hesabını kullanmak istedikleri insanlara güven vermek adına zenginlik göstergesi sayılacak lüks yemekler, arabalar vb ile göz boyayarak itibarlı görünmektedirler. Samimiyet ilerleyince ise hileli ve gerçekmiş gibi davranışlara girerek “Hesaplarım bloke edildi, dava açtım ama Allah bilir kaç ay sonra açılacak, hesaplarıma haciz geldi, benim hesaplarımın limiti doldu, seninkinden yapsak sana ayıp olur mu?” vb söylemlerle insanları kandırarak hesap bilgilerini kullanmaktadırlar. Öyle ki hesaplarına kendilerine verdikleri patates hat diye tabir edilen gerçek kişiye veya kullanıcısına ait olmayan hatları banka hesaplarına tanımlatarak diledikleri gibi hesapları kullanmaktadırlar.

Mağdur bu durumu bilmese de suç işleyeceğine de asla inanmamaktadır. Daha doğrusu şüphe de etmemektedir. Ta ki bahse konu hesaplar suçta kullanılıp mağdurunun savcılığa müracaat etmesine kadar. İşte bundan sonra hesabını kullandıran kişiler için adeta hayatlarının cehenneme döndüğü süreç de başlayacaktır.

Zira kolay kolay masumiyetini ispatlamak mümkün değildir.

Adli makamlarca suç iştirak ettikleri değerlendirmekte oldukça uzun süreli hapis cezaları verilmektedir. Benzer bir olayda hesabı kullanılan 21 yaşındaki müvekkilim sadece tek eylemden 12 yıl hapis cezası 12 milyon adli para cezasına çarptırıldı. Bu olayda müvekkilim kripto para hesabı kullanılarak buradaki kripto varlık soğuk cüzdan diye tabir edilen şekilde çekilmiş ve izi yok ettirilmeye çalışılmıştır."

Bu gencimiz gibi cezaevine girmek istemiyorsanız, iyilik olsun diye ya da komisyon karşılığında hesabınıza para göndertmeyin.