Geçen hafta Sayın Yılmaz Özdil’in Youtube kanalında yayını izledim. Sayın Yılmaz Özdil, Türkiye’de adaletsizliğin miladını tarihsel olarak açıklarken, aslında bunun sembolik bir olayla gerçekleştirildiğinin altını çizdi. O da Anayasa Mahkemesi önündeki garip Türk tipi Themis heykeli idi.
Aslında Türkiye’de bana göre, adaletteki ve hukuk devletindeki esas gerileme Ak Parti’nin iktidara geliş tarihi olan 2003’de başlamıştır. Ancak yeni Anayasa Mahkemesi (AYM) binası yapıldığında ben de Yargıtay Cumhuriyet Savcısı olduğum için Türk tipi Themis heykelinin açılışına canlı şahitlik ettim. Gerçekten de bu heykelin aşağıda anlattığım şekliyle AYM önüne konulması, o tarihte meslektaşlarla aramızda gülüşmelere sebebiyet vermişti. Bir yandan tüm dünya çapında her yerde aynı şekilde sembolize edilen Adalet Tanrıçasının, o tarihte ilk hukukçu olmayan AYM başkanı Haşim Kılıç tarafından neden değiştirilmek istediğini anlamamıştık. Diğer yandan belki de hukukçu olmaması sebebiyle sürekli eleştirilmesinden kaynaklı olarak sivri bir uygulama yapıp dikkat çekmek istemişti. Kim bilir! Şimdi aynı olayı ben de yazıya dökerek tarihe not düşmek istiyorum.
Themis, Mitolojide Adalet Tanrıçası olarak bilinir. Gerçekten de, Japonya’sından Paraguay’ına, İzlanda’sından Avustralya’sına kadar tüm dünya adliyelerinin önünde heykel olarak üç aşağı beş yukarı benzer şekilde tasvir edilmiştir. Bu tanrıça semboller içerir. Her şeyden önce Adalet Tanrıçası bakiredir. Bir elinde kılıç tutar diğer elinde terazi vardır. Gözleri de bağlıdır. Bakire olması bağımsızlığını, terazi, adaletin hakkaniyetli dağıtılmasını, kılıç adaletin caydırıcılığını, gözlerinin bağlı olması ise adaletin tarafsızlığını sembolize eder. Dünyanın her yerinde evrensel hukukun simgesidir. Tüm hukukçular bunu bilirler. Örneğin, İstanbul Çağlayan Adliyesi’nin önündeki Adalet Tanrıçası heykeli evrensel bir üslupta olduğu gibi pek çok adliyedeki Adalet Tanrıçası da evrensel ölçüdedir. Tek istisnası AYM önündeki Türk tipi tanrıça…
O tarihte Ankara’da eski AYM binası oldukça küçüktü. Ve AYM’nin iş yükü giderek arttığı için bina yetmiyordu. Henüz AYM’nin bireysel başvuru hakkı ile ilgili görevi tanımlanmamıştı ama ülkemizde büyük bir Avrupa Birliği havası estiriliyor bu anlamda AYM’ye de bireysel başvuru hakkının geleceği dillendiriliyordu. Bu gerekçelerle 2009 yılı mart ayı sonunda yeni Anayasa Mahkemesi binasını yapıp açtılar. Buraya kadar her şey olağandı. Tek şey hariç! Binanın önünde bir kadın heykeli vardı. Ancak bu heykel evrensel Themis kadınından çok farklı idi. Elinde terazi ve kılıç olmasa zaten kimse Themis heykeli olduğuna da inanmazdı. Çünkü AYM önündeki kadın heykeli, şalvarlı, göbekli, terlikli, boncuk boncuk gerdanlıklıydı. Gözleri kapalı değildi, açıktı, fıldır fıldır bakıyordu. Anlaşılan hukukçu olmayan AYM Başkanı Türk tipi adalet heykeli yapmak istemişti. Çünkü tarafsız kalsın, adaletin terazisi şaşmasın diye gözleri bağlı olarak tasvir edilen evrensel Themis kadını, Türk tipi örneği ile açıkgöz kadına dönüşmüştü. Yani adeta ben yargıladığım kişinin kim olduğuna bakmam demiyor, tam tersine yargıladığım kişinin kim olduğunu görürüm ona göre hüküm veririm diyordu.
Aslında zamanın ruhuna uygundu. Çünkü AKP Kapatma Davasını yeni görmüşlerdi. Mevcut delillerle laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu açık olan bu siyasal parti, normalde kapatılması gerekirken, AYM tarafından bir oy farkla kapatılmamış, laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğunu kabul ettiği partiye sadece hazine yardımının yarısının kesilmesi cezası verilmişti. Diğer yandan ülkemiz Ergenekon ve Balyoz davaları gibi isimlendirilen onlarca siyasi davayla, yasa dışı dinlemelerle, Türk ordusunun tasfiyesine sahne oluyordu.
Adalet tanrıçası, gerçekten de gözünü açmıştı.
Bu Türk tipi Adalet Tanrıçası heykelini Türkiye’nin hukukçu olmayan ilk AYM Başkanı yaptırmıştı. Tabi hukukçu olmadığı için muhtemelen yaptırdığı heykelin neyi sembolize ettiğini de bilemiyordu. Türk tipi Themis heykeli hala AYM önünde duruyor. Çünkü AYM o tarihten bu yana hukukçu bir Başkan seçemedi. Böyle olunca da o heykel orada kaldı. Geçen hafta 4 yıl için seçilen son AYM Başkanı da, Cumhurbaşkanımız tarafından AYM’ye üye olarak atanan, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünde memur olan ve hukuk fakültesi mezunu olmayan bir kişiydi. Tabi heykelin kaldırılmasını beklemiyorum.
Bu açıdan bakıldığında Sayın Yılmaz Özdil’e hak vermemek elde değil. Evrensel Adalet Tanrıçası Themis heykeli bir kenara koyup, yerine Türk tipi Adalet Tanrıçası uydurduğumuzdan beri ülkemizde adalet mumla aranır hale geldi. Yani bu heykel, Türkiye adaletsizlik tarihinin miladı olmuştu.
Çok Okunanlar
Gelinim Mutfakta kim elendi? 10 bileziği kim aldı? 22 Kasım 2024 puan durumu
22 Kasım 2024 burç yorumları
Fenerbahçe En-Nesyri için Al-Nassr'den gelen rekor bonservisi reddetti
BEDAŞ 22 Kasım'da İstanbul'da elektrik kesintisi yaşanacak mahalleleri açıkladı
Netenyahu'yu tutuklayacak ülkeler belli oldu!
Lüks araba markası Jaguar logosunu neden değiştirdi? Yeni logosu ne oldu?
Bakan Yusuf Tekin'den Teğmen Ebru Eroğlu ve diğer teğmenleri kurtaracak karar!
21 Kasım 2024 reyting sonuçları: Perşembe günü hangi yapım birinci oldu?
Mauro Icardi’nin Greeicy ile kulis paylaşımı Nara’yı çileden çıkardı
İsmi Fenerbahçe ile anılıyordu: Al Nassr'da flaş Talisca gelişmesi